15 Temmuz dan sonra ki geçen süre içinde,

Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere herkes,

Yeni Türkiye demedik mi?

Yeni Türkiye' de HAK- HUKUK -ADALET, eşit olacak demedik mi?

Bu düşünceler hala anlaşılıyor ki; çok karmaşık....

FETÖ'den göz altına alınan iki operasyonlar sonrası adliyeye çıkartılanları yakından izliyoruz.  

Yeni Türkiye' de her şey eşit, adaletli olacak. 

Suç tespit edilene kadar herkes suçsuzdur mantığından yola çıkacak olunursa...

Adalet uygulanacak ve tarafsız olacaksa, göz altına alınan şahısların kişilik haklarına riayet edilmelidir. 

FETÖ iddiası ile gözaltına alınan şahısların hepsine kimse, Savcı ve Hakim kararını verene kadar kimse %100 SUÇLU- SUÇSUZ diyemiyor değil mi?. Diyemez...

Dedik ya Hakimlerin tutuklu demesi akabinde birde yargılama neticesi var işin.

Kimse bu insanların ailesini de düşünmezlik yapamaz.

Bunları deli gibi savunmak mı? Şimdi bunu düşünecektir bir avuç aklı evveller.

Asla ve kata... FETÖYÜ destekleyen, ekmeğini yiyen, tabağına kaşık sokanlar CEZASINI ÇEKMELİDİR.

Ancaaaak...

Yargı ve kolluk güçleri de çok iyi biliyor ki artık.

Bu işin Hakim- Savcı- Polis- Asker- Bürokrat kısmı temizlenmek üzere de...

Asıl sorun; FETÖ'nün ana gövdesini ayakta tutan iskeletin çatısında,

Yani bunların arkasında kale gibi duran Siyasi ve iş dünyasının meşhuuur isimleri ne olacak?

Siyasete ulaşamıyor, bulaşamıyoruz düşüncesi varsa; Siyasetin tepesindekiler acil çözüm üretmeli.

İş dünyasına ise güçlerinden dokunamıyoruz diyeceklerse; Askere, Polise uzanan güç kimse kusura bakmasın, İş adamına da, fabrikatöre de, bilmem kime de uzanmalı.

Dikkat edin, son 3-4 gün içinde Samsun ve Çarşamba'da çeşitli şekillerde kaç Gazeteciye,

Sırf FETÖ haberleri yaptığı için, haber yapıyor diyerek, SALDIRI YAPILIYOR.

Bu saldırılar şükür ki şimdilik ucuz atlatılıyor.

Allah korusun ya daha vahimi olursa, kim cevap verecek?. Kim suçlanacak?

Malum darbe kalkışmasının hemen akabinde siniri bozulanlar ilk bize de kalkışma yaptılar. Çarşamba Göl Restaurantta bahane ile bize saldırılmaya kalkışıldı...

Akabinde 17-25 olaylarından bu yana Samsun' da yayın yapan gazeteci Ferhat Soy'a saldırıldı 4 dikişle atlattı. Recep Yazgan'a sözlü ve filli saldırı şoklarını yaşadık...

Bir firma Samsun basınına etmedik laf bırakmadı, sonra gözaltı olunca çark acayip oldu. Vs, vs,vs,

Ve saldırıların gittikçe de artacağa benziyor. Umarım artmaz diyeceğim ama artacak gibi...

Tedbir, önlem alınmalıdır. Bana kalırsa ki düşüncem çok ciddi.

Sonra; 15 Temmuz'un hemen ardından bize yapılan saldırının ardından bir tehlike örneği daha verecek olursak

Hafta sonu bir düğün konvoyunda yaşanan "adresi şaşırmış bir serseri kurşun olayı!.."

O mermiye bence asla "MAGANDA KURŞUNU" denilemez...

O kurşunun geldiği araçta oturan kişi başkası olacaktı son anda değişti. Oturan kardeşime geçmiş olsun diliyorum bir kere daha ancak,

Şükür ki; 'kurşun adres şaşırdı' şimdilik.

Samsun Emniyeti Olay yeri inceleme polislerine teşekkürler ediyorum....

Olay yeri inceleme ve polisler en ince detayına kadar olay yerinde saatlerce inceleme yaptı. Peşini bırakacağını asla sanmıyorum. İşin ciddiyeti ve boyutu büyük ve bu olay çok basit asla değil...

Gerekli inceleme ve soruşturmayı yaptıktan sonra, inanıyor ve iddia ediyorum ki;

"O mermi serseri değil, akıllıydı ama adres şaşırmıştı! İddia ediyorum."

Çünkü nedenlerimiz çok...

O Mermi de şükür ki Cumhurbaşkanının Marmaris'teki adresinin şaşırılması gibi.

Adres şaşırdı, iki yavrusuna o anneyi rabbim bağışladı.

Bu veçhile Yargı, Polis, bürokratlarımızı bir kez daha uyarmak durumunda hissediyorum.

'Lütfen dikkat'... Her geçen gün Basına saldırı artacaktır...

FETÖ'nün en korkulu rüyasının artık BASIN olduğu net ortadadır. Kimsenin konuşmadığı bir ortam da,

15 Temmuz gecesi halkı sokağa döken bu basın olduğuna göre...

Cumhurbaşkanının bu vatansever duruşu nedeni ile teşekkür ettiği tüm basına, sahip çıkma vakti şimdi de sizindir.

Yıllardır FETÖCÜ Yargı, emniyet, bürokrasi ile baskı altında tutulan basına, şimdi de siz sahiplenin açın önünü.  Korkmayın, sahip çıkın bakın bizlere göreceksiniz pislikler nasıl bir bir ortaya dökülecek...

Biz size de, devletimize de, yargı, emniyetimize de arkadaşlarımıza da inanıyor, güveniyoruz. Yeter ki; Siz de inanın.

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...