Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

KORONA VİRÜSÜ KİMYASAL SAVAŞ MI?

KORONA VİRÜSÜ KİMYASAL SAVAŞ MI?

Kim ne derse desin.
Amaç, dünya da teknoloji artışı insan hayatını ucuzlamaya,
Dünya içinde ki insan neslinin sayısının azaltılması
Ve elbette ki bu yaşananlar ekonomileri ele geçirme operasyonundan öte bir şey değil…
Göreceksiniz gelecekte insanoğlunu yine insanın ürettiği robotlar yönetecek!
Hala bu acı gerçeğin farkın ne yazık ki değiliz!
Bu düzen Allahın yarattığı insanlarla, yapay zekalı robotlar savaşı ile sonuçlanacaktır.
Bakın yakın geçmişte unuttuğumuz Sars, Domuz Gribi, Kuş Gribi derken,
Şimdi de başımızda Dünya ülkelerinin de tezgahıyla “CORONA VİRÜS” belası muhabbeti hasıl oldu.
Neymiş.
Çinlilerin yediği yarasa, yılan gibi hayvanlardan üreyen virüs!?
İyi de o zaman bu hayvanları yiyen hayvan ırk Çinliler, bu virüs ülkelere bu nasıl sıçrar?
Ya da neden sıçratılır…
İyi izleyin ABD, Avrupa ülkeleri teknolojilerini Çine yöneltip fabrikaları bu ülkeye yerleştirdikten sonra,
Dünya bir birinden berbat ve tehlikeli sırf filmlerde gördüğümüz virüslerle mücadele eder oldu.
İnsanoğlu kendi ırkını dizayn edebilmek için onu kopyalar, klonlarsa; bu meretin artması normaldir.
Ama hepsinden öte çok enteresan ve bir o kadar da güzel bir soru var gündemde!??
İSRAİL’ de bu virüsler neden olmuyor??
İyi ve çok güzel, çok müthiş bir soru!?
Beyler bakın bir korona virüsü yüzünden ülkemiz tümden nerede ise KARANTİNAYA alınacak.
Sokağa çıkma yasağı nerede ise gelmeye doğru gidiyor.
Hac ve Umre ziyaretleri engellendi ama Suudi Arabistan zaten kapıları kapattı, kabe tavafını yasakladı.
Düşününce akla gelen ilk soru; Neden en çok virüs kafilelerden geliyor.
Netice olarak ülkemizde korona virüsü nedeni ile önlemler ilk planda.
Suriye’de ki sınır ötesi terör operasyonunu bile unutturdu.
Cuma günü itibari ile tüm Üniversiteler 3 hafta, diğer eğitim kurumları bir hafta tatil.
Geldik bu güne de dün tüm yurtta spor müsabakaları vardı ve hepsi seyircisiz oynandı.
İyi güzel de hangi akıl spor tribünlerini kapatırken,
Spor müsabakalarını kahvehanelerde toplu maç izlenecek alanlarda toplamaya önlem almaz.
Maç saatinde on – yüz binlerce insan kahvehane köşelerinde,
Bilmem ne spor kanalında topluca maç seyrettiler.
O zaman neden tribünleri boşalttınız.
Madem stadyumlar, toplu yaşam alanlarını hastanelere kadar kapatıyorsunuz!
Buna önlem neden almadınız?
Millet maç seyretmek için toplandıkları alanı devlet nasıl kontrol edebilir ki!
Kısacası korona virüsüne ya gerçek önlem alın ya da geyik muhabbetine çevirmeyin.
Bir maç için stadyumlar kapatılıyorsa, oynanacak maç için sahaya,
En amatör lig maçında bile görevli polisler ile diğer görevliler dahil 100-150 kişi toplanıyor.
Bu yine tehlike demektir.
Devlet en azından amatör ligleri seyircisiz oynatmayı da bırakıp acil mevcut hali ile sonlandırıp,
Bir üst lige direk playoff oynatmadan çıkartmalı ve maçları tamamen mevcut durumu ile sonlandırmalı liglerini buna göre tescillemelidir.
Profesyonel ligleri ile seyircisiz oynatsa bile maçları şifresiz herkesin evinden izleyebilecek duruma getirmelidir ki;
Korona virüsüne alınan önlemlerin bir anlamı olsun.
Mücadele ya kökten yapılır ya hiç yapılmaz.
Bu yapılanlarda gördüğüm geyik muhabbeti ile ABD, Avrupa ve Çin,
Robot ve kimyasal savaşlara doğru hızla gitmeye hazırlandıkları aşikardır.
İnsan ırkını ehlileştirmek, sayısını azaltarak güçlü olanlara boyun eğdirmek,
Bu yaşanılanlar inanın ilk aşamada insanı kontrol etmektir.
Sonrasında ülkelerin ekonomilerine, topraklarına hükmedebilmenin,
En net ve en yeni pis düşüncesinden başka bir durum değildir.
Türkiye robot ve kimyasal savaş alanına sağlam girip tutunabilmesi için,
Gerçekçi, kalıcı v e köklü önlemler almaya mecburdur.
Çünkü Türk olmadıkça dünya da çıkar, maddi manevi zenginlik savaşı asla son bulmayacaktır.
Bu kesindir ve o nedenle bu yaşananlar kimyasal ve robotik savaşların ilk adımıdır.
O zaman bu sağlanana kadar gerçek mücadele için çalışmaya devam.
Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol ŞEKER Arşivi