Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

CELAL SİZCE DELİ MİYDİ?

CELAL SİZCE DELİ MİYDİ?

Dün sabahta Kağıtçı Celal Sarı'nın evinde kalp krizinden hayata veda ettiğini öğrendim.

Bir kişinin ölüm haberini aldığında kişi ya o haberi geleni çok sevmesi ya da çok değer vermesi gerekir ki o denli üzülsün.

Ama gördüm ki ilçe de ölüm haberi sanki büyük bir patlama olmuş, büyük bir kaza olmuş onlarca yaralı ve ölü varmış gibi yüreklere adeta oturdu? Şaşırmamak elde değil.

Kişilere yaşarken değer verilmediğini sanmak zannı hiç hoş değilmiş.

Fark etmemişiz!  ama Kağıtçı Celal (Celal Sarı) Çarşamba'nın ve hatta onu tanıyıp da buralı olmayanların bile  sevgilisi imiş. Ölüm haberi sosyal medyada adeta deprem etkisi yarattı. Akşama kadar herkes Celal'in fotoğraflarını ve onunla çekilmiş videoları paylaştı durdu.

Gel gelelim ki yaşarken aynı değeri neden kimse vermedi sorusuna!? İşte en acı soru ve en acısı bu olsa gerek.

Rahmetliyi bu gün büyük ihtimal toprağa vereceğiz büyük ihtimalle ama, onunla sağlığında haber yaptığım o gün aklıma gelmişti. Belki elbisesi kokuyor, üzeri pis, perişan halde idi.

Ama biz onun yüreğine baktık, elbisesine değil.

Onunla mezara kadar gidip anne - babasının mezarı başında ölmeden kendisine de yaptırdığı mezar haberini yaptık.

Celal o gün küçük bir çocuk gibiydi...

Haber yaparken kim ne demişse hızlı hızlı konuşması ile demişti ki;

"Erol, Erol bu haberi yayınla ama size güven olmaz. Beni meşhur edersin. Bazen korkuyorum çünkü beni deli diye bir kaç defa hastaneye, tımarhaneye(!) kapattılar. Ama deli değilim ki? Oraya gitmek istemiyorum. Kaç kere tımarhaneden kaçtım onlarda benimle uğraşmaktan bıktı. Kimseye zarar vermiyorum! Bak kuşları, köpekleri besliyorum ve her gün anacığıma, babama geliyor, mezarlarına geliyor dua ediyorum, çiçeklerini suluyorum. Onlara rahat olmalarını, unutmadığımı diğer kardeşlerim gibi hayırsız olmadığımı söylüyorum. Köpekler ve kuşlarımda benimle babama, anneme dua ediyor." demişti.

Ve daha neler neler...

Aklıma geldikçe asıl delinin o değil bizlerin olduğuna inanasım geliyor. Çünkü onun ölüm haberi sonrası yaşanan ve paylaşılanlar bunu kanıtlamıştır. Onu o gün fal taşı gibi açılan gözleri ve o kıpkırmızı olmuş yanaklarında ki gülümsemeyi hiç unutamıyorum. 

Dün Çarşamba' dan kimine göre bir deli, kimine göre ise zihinsel engelli Celal Sarı'mız dünyadan ebedi hayata göç etti. Kendisine Allahtan rahmet diliyorum.

Hayat çok hızlı geçiyor. Dünyada ebediyete gideceği mezarını yaparak hazırlığını karınca kararınca yapabilen en akıllımızdan daha akıllı olan ama hepimizin deli dediği ama hepimizden daha akıllımızdı Celal...

O  ebedi istirahatgahını kendi hazırlamıştı. Yine sıkıntı olmadı, sadece hazır mezarına yerleştirmek kaldı biz akıllılara farkında mısınız. Helal olsun ona...

Bu dünya da kişilerin malına, mülküne değil, yüreğine göre karşılık ve değer verin yeter.

Bakın Celal Sarı herkese hepimize büyük ders vererek ebediyete gitmiştir. Yarına hangimizin hatta bir saniye sonrasına hangimizin senedi, çekimiz, garantimiz var?

O yüzden siz siz olun, akıllı geçinenler olarak bizler bu dünyadan, ebediyete gittiğimizde beraberimizde ahret için deftere, heybemize neler koyduk veya koyabiliriz onu bir kere daha çok iyi düşünüp şimdiden hazırlanmalıyız.

Ruhun şad olsun Celal Sarı...

Kuşların ve Köpeklerin şimdi öksüz kaldı. Meydan da senin emanetine artık kim bakacak!

Hiç kimse... Yem koyduğun yer dahi daha hazır mezarına koyulmadan darmadağın edildi ya! Bunlar dünyanın acı gerçeği.

Bir deli Celal'imiz vardı, dünyaya geldi ve çocuk yaşta anasız, babasız kaldı yalnız büyüdü, yaşadı ve yine yalnız göçtü gitti.

Bu gün meydanda beslediği kuş ve köpekleri için o alanda onu hatırlatan küçücükte olsa bir anı ile yaşatılmalıdır diye düşünüyorum.

Ne dersiniz?

Delice bir fikir diyorsunuz değil mi?

Keşke Deli Celal kadar akıllı olabilseydik.  

Bu şehir inanın daha güzel olurdu...

Bence iyi düşünün bir kere daha.

Acaba diyorum; Celal gerçekten bir deli miydi?

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Erol ŞEKER Arşivi