Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

Biraz engelli olalım, engelliyi anlayalım

Biraz engelli olalım, engelliyi anlayalım

Biz eskiden böyle değildik.

Bizim lafımız, sözümüz senetti, çekti.

Ama dünya ve zaman öylesine değişti ki; şaşırmamak ve hızına yetişmek hiç kolay değil.

Dünya değiştikçe, teknoloji değişti, ekonomiler değişti, insanların yaşam tarzı ile elbette ki fikirleri de değişti.

Aslında değişim değil tamamen bir dejenerasyon yaşıyor insanlar.

İnsanlıklarımızı, kişiliklerimizi, yardım severliğimizi, dürüstlüğümüzü ve hatta komşuluğumuzu dostluğumuzu yozlaştırdılar.

Eskiden düşenin dostu mutlaka olurdu.

Ya şimdi. Vurun abalıya misali düşene bir de en yakınında kiler vuruyor veya vurmak için fırsat kolluyor.

İnsanlar kişisel çıkarları için bir birinin sırtına basıp basıp çıkıyor, çıkmaya çalışıyor.

Sağlam olanlarda bunlar yaşanırken 10-16 Mayıs tarihleri arasında sözüm ona hepimiz birer engelli adayı olarak Engellilerimize sahip çıktığımızı lafta iddialı biçimde dillendirir kutlamalar yaparız.

Ya gerçekte böyle mi?

Engellilere eskiden acıyarak bakıyordu çoğumuz bu gün acıma da kalmadı.

Ellerinden gelse bir şeyler istiyor diyerek kapıdan, bacadan almayı bırakın hiç görmesek daha iyi diye düşünüp yırtınır olduk.

İyi bakın etrafınıza engelliler haftasında kim var yanlarında...

Üç beş kişi...

Kutlamalara baktığınızda bile olanları da olmayanları da göreceksiniz.

Bazılarının derdi gelenlerle gelmeyenler arasında git gel yaşıyor.

Gideni karalama, gitmeyeni ile yerden yere vurmaya çalışıyorlar.

Velhasıl beyler.

Bu hafta sonuna kadar Engelliler Haftası. Etrafınızda hiç engelliler için kaç yaya yolu, rampası, şehir mobilyası görebiliyorsunuz?

Ya da güç bela zar zor şartlarda kurulan ÇABES adı verilen Çarşamba Bedensel Engelliler Basketbol takımına kaçımız maç izlemek için gittik, kaçımız onların derdi ile dertlendik?

Parmaklarımızın sayısını geçmez. Hele bir seçim olsun bakın görün.

Kör olanlar kör, şaşı olanla şaşı, zeka engelli olanla zeka engelli olmazsak neyim?

Oy için, seçilmek için her şey oluyoruz ama,adam gibi engellinin düşüncesi ve onların elinden tutan olamıyoruz.

Birileri çıkıp cami- okul yaptırmış olsa da engellisine sahip çıkmadıkça hiç bir şey yapmış sayılmaz.

Siz siz olun şunun şurasında kalan 2-3 gün için gerçekten yüreğinizde engelli olun ve gidin dinleyin, dertlerine derman olun.

Göreceksiniz ki onların yüreği çoğumuzdan daha temiz ve daha engelsiz. Asıl engellilerin sağlamken kendimizin olduğunu anlayacaksınız. Engellilerimizin adam gibi doğru dürüst binaları yok, alanları yok.

Bari en azından olsun birazcık insanlığımızı hatırlayalım onların dilinden, düşüncesinden, kulaklarından ve zeka engellerinden kendimize de dem vurup, YARIN BİZDE ENGELLİ OLABİLİRZ" fikriyatı ile onların gerçek dostu olalım.

Onların elinden tutup onlara sahip çıkalım. Nerede Engelli yaşam merkezleri, şehir mobilyaları.

Siyaseten söz verip unutmak erdemlilik değildir. Üç beş kuruşluk yardım yaparak engelliyi sahiplenmek onların temiz duygularını kullanmak insanlık değildir. Biraz engelli olalım, engelliyi anlayalım.

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...

Söz vermek

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol ŞEKER Arşivi