Hep Türkçülükten dem vururlar. Hep Milliyetçilikten bahsederler,

Hep Milletten bahsederler, Veee, en önemlisi.

Hep halkın yanında, içinde olmaktan bahsederler, bahsederler de…

Konu milletin, halkın içine girmek oldu mu?! Yemezler.

Hemen unutuverirler.

Pkk denen illet silahlarını kısa süreliğine susturmuşken,

Haziran seçimleri sonuna kadar…

Onların beslemeleri ağızlarından salyaları aka aka Ülkenin Başbakanına, (hükümete yani), Valisine, Savcısına, Hakimine, askerine salyalarını akıta akıta laf edip küfredenlere ses çıkartılmıyorken, hazır her şey konuşma, yazma özgürlüğü safsatasında iken…

Yıkama işlemleri sürerken kısacası…

Gelin halkı düşünün...

Bu siyaset KİRLİ,

Bu siyaset SAHTEKÂR,

Bu siyaset diyorum ki; HALK İÇİN, HAKKA HİZMET İÇİN DEĞİL.

Bu sadece birileri için yapılan SİYASETTİR…

Bu sadece birileri için SİYASET ANLAYIŞI…

Bunları yazarken neden bu cüret diye düşünenlere diyorum ki: Devletime, milletime dil uzatmıyorum. Uzatanların hala konuşturulduğunu gördüğüm için, konuşma ve düşünce özgürlüğümü kullanıyorum.

Kısacası; konu derin, konu çok uzun.

Ama ülkede çok şeyi yazmayan görmeyenler varken,

Bu görmeyenlere inat görüp yazanları da dinlemeyen kale almayanlar varken.

KÖYÜN DELİSİ BİZ MİYİZ?

Düşünüyorum bazen…

***  

Hiç duyuyor usunuz 12 Haziran sonrasında bizleri temsil edecek milletvekillerinin isimlerini. Mantar gibi bitiverecek çoğu bir anda karşımıza. Onlar Türkiye’yi savunduklarını söyleyecekler.

Susmuşken bol keseden pkk denen illeti nasıl yok ettiklerini yada edebileceklerini anlatacaklar.

Kürt kardeşlerimizle yaşatılan sorunları ayranı kabarmış gibi anlatacaklar. Yani Bizi temsil edecekleri yukarıdan bize DAYATACAKLAR.

Hani AK Parti değişikti!.

Hani ilçe örgütleri kendi vekil adayını önseçimle kendisi seçecekti.

Kılıçdaroğlu halkın adamı idi. Halkın istediği, kendi adayını halk kendisi belirleyecekti.

MHP de ön seçim olacaktı?

Diğerleri de öyle…

Ama görüyoruz ki Genel Merkezdekilerin maçası sıkmıyor.

Halkın kararına saygı göstermiyor, göstermedi ve bundan sonra da göstermeyecektir de...

Gösterecek bir Genel Merkez hala göremiyorum.

***  

İktidarın Genel Merkez temsilcileri Samsun’ a kadar gelip gidiyor.

Kimler Milletvekili adayı olacak ilçelerde ki halk değil, sırça köşklerde ki, pahalı cafelerde yâda gizli görüşmelerde isimler belli olacak başbakana önerilecek.

Pohpohlamaları da yanında tabi ki.

CHP de Baykal Sav ve Koç yandaşları olarak görülenleri de savmaya uğraşanlarda aynı politikayı izleyecek, izliyor.

MHP de kimse bilmiyor ne olacak. Aslında biliniyor da, neyse..

Onlar kendi başına bir konu.

Hiçbir partinin iç işlerine karılmaya hakkımız yok.

Ama halkın sesini duyurmakta bizim hakkımız.

O nedenle diyoruz ki; Bu halk kendi adayını kendi belirlemek istiyor. Kim daha iyi hizmet verecekse, kime daha çok oy geliyorsa halk onu istiyor. Tepeden inmelerden artık bu millet bıktı.

Bunu açıkça kim yazacak, konuşacak merak ediyorum.

Ama köşe bucak pazarlıklar da mide bulandırıyor. Bu millet ne çekti ise gizli pazarlıkların sonrasında gelen tufanlardan çekmedi mi yıllardır.  Bu hep oldu sanırım ve korkarım ki bundan sonra da olacak. İnşallah bu sefer halk hatırlanır, kararına saygı gösterilir diyorum.

Yani halk için halkın kararına riayet edilmesi dileklerimle…