16 Nisan Referandumunda EVET oyu az bir farkla geçti…
Şuanda  bu az bir farkla evet oyunun alınmış olmasının sıkıntıları,
Neden bu böyle oldu gibi düşünceler gündemde ki yerini korumakta…
Bu konunun nedenleri sorgulanmaktadır.
Bu başa baş bir sonucun nedeni sorulacak olursa verilecek cevapların sayısı oldukça çok…
Ben hangisinden başlayacağımı bilemiyorum?
Biz bir çok sıkıntıları birkaç kez kaleme aldık, anlattık.
İdarecilerin tepeden bakışı, teşkilatların umursamazlıkları, teşkilatlardaki ve belediye başkanlarının icraatları vb. sıkıntıları yazdık…
Ama Referandumun %51,4 oyuyla tamamlanmasının çok farklı bir nedeni de var…
En büyük engel FETÖ mağduriyetleridir…
Bunu biraz açalım;
17-25’den sonra  bu cemaatle ilişkinizi kesin denildi.
Ayrıca denildi ki; ibadet kısmına dokunulmayacak. Suçu olmayanlar ayıklanacak.
Bu şekilde söylemlere rağmen, 50 yıllık olan FETÖ cemaatini temizlemek adına iş adamlarına,  sendikalara, esnafa, memura, adliyeye, kamuya birçok operasyon yapıldı..
Yani; bu cemaate sadece ibadet için, iyi niyet amaçlı olarak katılmış ve idare kademesinde hiç bulunmamış kesimler alınıp cezaevlerine  atıldı.
Halen daha içeride olanların sayısı binleri bulmaktadır.
***
Çarşamba da çok iyi tanıdığım dürüstlüğüne şüphe bile duymadığım bir kardeşimiz FETÖ’ den cezaevinde…
Annesi ve aile etrafı deyim yerindeyse Koyu AK Parti’li…
AK Parti kurulduğundan bu zamana kadar, oylarını hep iktidar partisi olan AK Parti’ye vermişlerdir.
Acılı anne şöyle diyor; Bundan sonra bu evde, Tayyip Erdoğan diyene, onlara oy verene, evlat olarak hakkımı helal etmem. Kimse onlara oy vermeyecek” diyor...
Bu kardeşimin tüm akrabalarını bu konuda telkin ediyor.
Babası ölmüş yetim olan bu kardeşimin çevresinde bu acıyı ve üzüntüyü yaşayanların sayısı 50-60 üzerindedir.
Ve bu konumda olupta, şu an cezaevlerinde yatan binlerce insan olduğunu düşünün.
Onların akraba ve çevrelerini düşünün…
Vatandaş bir dostunu kırmamış, sendikada 2-3 ay kalmış, meslekten atılmış…
Binlerce öğretmen ve akrabaları, iş adamları ve akrabaları bu anlattığıma örnek teşkil edilebilir. Uzun uzadıya anlatsam yazımın sonu gelmeyecek…
Binlerce insan % 90’ının AK Parti’li ya da gönüllüsü olduğunu biliyoruz.
Bir kişinin mağduriyeti yüz binlerce oyu etkiliyebilir.
AK Parti idarecilerinin yanlış makam ve mevki uğruna, gönüllerini kırdığı insanlar AK Parti’li mevkilerinden alınmalıdır.
Belediye başkanı ve teşkilatlarındaki abidik gubidik tavırlı idarecilerin kendine buyruk hareketleri insanlara çözüm yerine sorun çıkarmaktadır…
%51,4’lük oyu sorgulamak isteyen AK Parti kurmayları, beni arar sorarlarsa daha çok şeyleri de anlatırım…
AK Parti’de rant sağlayanlar, yandaşlarına imar ve torpil yapanlardan alında, her platformda % 51,4 sorgulanacak ve araştırılacaktır.

Özellikle; yukarıda anlattığım FETÖ mağdurları ve sonuca en etki eden nedenler arasında…
Bizde tabiki halka silah sıkana, bomba atana, meclisi bombalayan şerefsizlere karşıyız…
Onlar idam edilsin istiyoruz.
Ama at izi it izine karıştı dedik,dedik de ne oldu?
Yine aynı…
Adaletin geç tecelli etmesi insanlarda hırs ve öfke adrenalini öne çıkarmıştır.
Suçsuz olduğuna inandıkları eşi,dostu, yeğeni, kardeşi, ablası, abisi, dayısı, ve her şeyleri cezaevlerinde olmaları kendileri için üzücü…
Kimse öküz altında buzağı aramasın…
% 51.4’ün sebebini, sıkıntılarını iktidar partisi de biliyor…
Seçim akşamı, Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan da bu konuları tahminimce biliyordu…
Onları ben TV’lerden izledim…
Birlik ve beraberlik mesajları verilse de, % 51.4’lük sonuçtan memnum olmadıkları yüz ifadelerinden, vücut dilinden belliydi…
Bende bu sonucu beklemiyordum…
Belki taraf olduğumdandır ama biraz düşündüm; mağdur edilen insanların, yüz binlerin bunda etkili olduğu kanısındayım… Ve bu  da acı bir gerçektir.
İktidar FETÖ olayında ağır hareket etmekte…
İçerideki olanların iyi araştırılıp, iyi incelenmesi gerekmektedir.
Mağdur olan varsa, onların gönüllerinin alınması gerekir.
Suçlular yansın, en ağır cezayı da alsınlar…
Bu ülkede hainler cezalarını çeksinler…
O sebeplede idamı en çok isteyenlerdenim…
Ama geç gelen adalet , adalet değildir.
Bu sözü hatırlatıp, AK Parti’nin şapkasını önüme alıp, nerde hata yaptık demeli!
Teşkilatlarını yenilemeli, özüne dönmelidir…
Yıllardır anlattık yazdık ama nafile…
AK Parti sorunlarını çözmezse, 3 Kasım 2019’da sadece hayal görür…