• Haberler
  • Güncel
  • Psikologdan YKS Öğrencilerine Kritik Tavsiyeler 'Bu Sınav Hayatın Sonu Değil'

Psikologdan YKS Öğrencilerine Kritik Tavsiyeler 'Bu Sınav Hayatın Sonu Değil'

Samsun İl Sağlık Müdürlüğü'nde Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar Birimi'nde çalışan Psikolog Ömer Kınalı, bu hafta sonu Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS) girecek öğrencilere stres yönetimi konusunda tavsiyelerde bulundu.

Youtube Kanalı
Youtube Kanalı
Abone Ol
Psikologdan YKS Öğrencilerine Kritik Tavsiyeler 'Bu Sınav Hayatın Sonu Değil'

Bu yıl düzenlenecek olan Yükseköğretim Kurumları (YKS) sınavına yaklaşık 2,5 milyon öğrencinin gireceği bildirildi. Öğrencilerin stresten nasıl uzak kalmaları gerektiğini ve bu süreçte ailelerinin nasıl davranmaları gerektiğine dair bilgiler paylaşan Psikolog Ömer Kınalı, ailelerin öğrencileri sürekli motive etmeleri gerektiğini belirtti. Aynı zamanda sınava girecek öğrencilerin bu sınavın hayatlarının sonu olmadığını unutmamaları gerektiğini vurgulayarak stres anında yapılması gerekenlerden bahsetti.

Psikologdan YKS Öğrencilerine Kritik Tavsiyeler 'Bu Sınav Hayatın Sonu Değil'


"Stres iyidir ama fazlası zarardır"


Stresin olması gerektiğini vurgulayan Psikolog Ömer Kınalı, “Aslında böyle sınav öncesinde strese baktığımızda, stres bizim için genellikle faydalı bir duygudur. Bizi hayatta tutan, kazaları engelleyen, yaşamak için veya yaptığımız işle ilgili motivasyonumuzu artıran, başarılarımızı getiren bir duygudur. Ama stresin belli bir oranı vardır. Mesela, bir yemek yaparken tuzu fazla kattığımızda, bu sefer o yemeği yiyemeyiz ve bizim için zararlı olur. Stres de bunun gibidir. Belli bir oranda motive eden stres faydalıdır ama belli bir orandan sonra o işi yapacak gücümüzü yitirmemize veya katlanamayacak bir duruma gelmesine sebep olabilir. Bu nedenle özellikle sınav stresiyle ilgili olarak, öğrencilerin zarar gördüğü taraf aslında kendi içlerinde yarattıkları dünyadan kaynaklanmaktadır.” diye konuştu.


"Aile tarafından motive edilmeli"


Psikolog Ömer Kınalı, “Eğer stres bizi motive ediyor, çalışmamızı artırıyorsa faydalıdır. Ama ‘Ben sınavda ne yapacağım, yapamaz mıyım, yapabilir miyim, aileme ne diyeceğim?’ gibi düşünceler içine girildiğinde, bu duygu bize zarar vermeye başlar. En belirgin etkilerinden biri de, sınavda artık bildiğimiz soruları bile yapamayacak hale gelmektir. Burada yapabileceğimiz en güzel şey, sınavla ilgili yarattığımız dünyayı olumlu yönde çevirmektir.” ifadelerini kullanarak sözlerine şöyle devam etti


"İlk önce olumlu düşünmek gerekiyor"


Ömer Kınalı, “Sınavla ilgili en başta olumlu düşünmemiz bizim için çok faydalıdır. Evren yasasına baktığımızda, düşüncelerimizle dünyaya ne salarsak, o evrenle birleşir ve karşımıza çıkar. O yüzden olumlu düşünmek her zaman faydalı ve kârlıdır.
Olumsuz düşündüğümüzde ise, en ufak bir şeyde enerjimiz ve gücümüz düşer. Sınavda zor bir soru çıktığında, ‘Zaten yapamıyorum’ gibi düşüncelerle olumsuz duygular içine gireriz ve performansımız düşer. Bu nedenle, kendi yarattığımız stresi olumluya çevirmemiz gerekir. Bunun dışında, ailemiz veya sevdiğimiz insanlar da bize stres yükleyebilirler.” diye ifade etti.


"Hayatın sonu değil"


Kınalı, “Burada velilere ve ailelere söyleyeceğim en önemli şey şudur: ‘Çocuğum, önemli olan senin emek göstermen, çalışmandı. Evet, iyi ya da kötü bir şekilde çalıştın ve bu noktaya geldin. Artık bu saatten sonra kendinle veya sınavla ilgili olumsuz bir şey düşünmenin hiçbir anlamı yok. Sınavına gir, elinden gelenin en iyisini yap. Hayatın sonu değil.’” dedi.

WhatsApp İhbar Hattı
05459031060
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!
Özel Haber

Bakmadan Geçme