CHP Çarşamba Gençlik kolları dün yaptığı basın açıklamasın yeni uygulamaya konulacak olan kılık kıyafet yönetmeliğini bir basın açıklaması yaparak eleştirdi. Yapılan açıklamada, “Son günlerde gündemimize giren ve AKP’nin yarattığı yapay gündemlerden biri olarak toplumu meşgul eden okullarda kılık kıyafet serbestliği özünde özgürlükçü ve demokrat görünen fakat içeriği itibariyle baskıcı ve toplum mühendisliği projesinden başka bir şey değildir” denildiç
Açıklamanın devamında, “AKP bu yönetmelik değişikliği ile bilinç haritasında ki yaratmak istediği gençlik modelini ve Türkiye profili oluşturma gayreti içerisindedir. Bu yönetmelik değişikliğinin zihin arkasında yatan laik eğitim sisteminin hapsedilmesi,köretilmesi ve yok edilmesidir.Üstelik getirdikleri yönetmelik tam olarak serbestliği de ön görmemektedir. Okullarda öğrencilerin hepsinin istedikleri ve rahat ettikleri gibi olmaları bir sosyal haktır fakat Türkiye’nin ekonomik kriterleri düşünüldüğünde sosyal hak olarak sunulan bu hakkın gelir seviyesinde ki farklılıktan ötürü öğrenci psikolojisinde bir yıkım doğuracağı da unutulmamalıdır. Her ailenin eşit bir gelir düzeyinde olmadığı aşikar olan ülkemizde bu durum öğrenciler arasında mutlak eşitsizliği de gözler önüne serecektir. Bu hoş bir durum değildir ve kabul edilebilir bir yönü de bulunmamaktadır” denilerek konu hakında bakanların da açıklamalarına yer verildi.
Nihat Ergünün sözlerine yer verilen açıklamanın devamında, “Bu konu hakkında görüş bildiren sanayi ve teknoloji bakanı Nihat Ergün şu ifadeleri kullanmaktadır:’Gerekirse mali durumu yeterli olmayan ailelere yılda birkaç kez elbise yardımında bulunulabilir.’işte asıl kabul edilemez olan budur siz dayatma ile insanları kendi kalıplarınıza sokarak toplum nezlinde düşük göstermek süretiyle kendinize mahkûm etmek istiyorsunuz. AKP nin anlayışı işte tam da böyledir İnsanları mahkum etmek,kendisine mecbur bırakmak bu ne Türkiye cumhuriyetinin hükümetine ne de onuruyla yaşayan milletin gururu ile oynamaya yakışmamaktadır. Bizler sayın bakandan bu konudan biran evvel dönmesini önerirken üstüne düşeni yapmasını yıllardır iktidar olduklarını hatırlatarak bu ülke insanın huzur, güvenlik ve insanca yaşam hakkını kazanması adına düşünmesi gerektiğini anlamaya davet ediyoruz. İnsanlara iş,üretim ve bölüşümde hakça bir yaşam sunmayı vaat edemeyen insanları biat ve sadaka kültürüne mecbur eden bu zihniyeti de alçakta ve arsızca bulduğumuzu da belirtmek istiyoruz” denilerek bakanın sözleri ser bir dille eleştirildi.
Milli Eğitim bakanı Dincer’e de yer verilen açıklamada, “Milli eğitim bakanı DİNÇER konuyla ilgili uygulamaların halkın beklentisi olduğunu söyledi. Sayın bakana halkın daha acil beklentileri de hatırlatmak isteriz örneğin atama bekleyen üç yüz bin eğitim fakültelilerin durumu hakkında ne düşünüyor, örneğin Manisa’nın bir köyünde sırtında torunlarını okula götürmek için her gün dereden sırtında öğrenci taşımak zorunda olan dedeler için ve o öğrenciler için ne düşünüyor,örneğin çok uzakta değil terme’nin bir köyünde heyelandan kapanan yol sebebiyle köyden yola ulaşmak için aylardır yürümek zorunda kalan öğrenciler hakkında ne düşünüyor.Sayın bakanı uyarıyoruz hiçbir kimsenin bu ülkenin gelecek nesilleri ile oynamaya hakkı da yoktur haddi de değildir.Üzerinde düşünülmesi gerekilen bunca acil konu varken,yapay gündemler yaratarak bu ülkenin genç nesillerini köreltmek kimsenin haddine değildir.Sizler sorumlu olarak bu ülkede adil ve eşit eğitimin önünde ki engelleri nasıl düzeltiriz hesabını yapmak zorundasınız.Bu sebeple halkın gerçek gündemine dönülmesi gerektiği ve milletin farklılıklarını öz önüne sermek suretiyle dalga geçilmesine ve o çocuklarında psikolojik mağdur edilmesine izin verilmeyeceğini bilmenizi istiyoruz” şeklinde devam eden açıklamanın son bölümünde ise, “CHP olarak bizler herkesin eşit koşullarda en iyi eğitimin alması için elimizden gelenin fazlasını yapacağımıza söz verirken laik ve demokratik türkiyeden nasıl taviz vermiyorsak laik eğitim sisteminden de taviz vermeyeceğimizi herkesin bilmesi gerektiğini bir kez daha duyuruyoruz.Hakça yaşam ve adil bir bölüşüm sağlamak devletin en önemli görevidir.Bu görevi bu hükümete bir kez daha hatırlatmak isteriz” denildi.
HABER-FOTO: Serkan KARAHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.