Emine Temiz Yılmaz

Başlıksız '10 Kasım'

Emine Temiz Yılmaz

BAŞLIKSIZ BİR 10 KASIM

Yine takvim yaprakları 10 Kasım’ı gösteriyor. Saatler yaklaştıkça içimde bir sessizlik büyüyor. Her yıl aynı his… Ama sanki bu yıl biraz daha derin, biraz daha hüzünlü.

Sokaklar sessiz bugün. Bayraklar yarıya inmiş, çocukların gözleri dolu. Kimse çok konuşmuyor. Konuşulmaz da zaten. Çünkü bazı günlerde kelimeler yetmez, yetmemeli.

Atatürk’ü anlatmak kolay değil. Bir cümleye sığmaz o. Ne “büyük lider” demek yeter, ne “kurtarıcı”... O bir nefes gibi bu topraklarda. Fark etmeden içimize işlemiş, hayatımızın bir parçası olmuş.

Ben bazen düşünüyorum… O olmasaydı ne olurdu diye. Kim olurduk? Nerede dururduk? Belki de hiç olamazdık. İşte o yüzden, her 10 Kasım’da bir borç duygusu kaplar içimi. Borcunu ödeyemeyeceğini bilmek gibi bir his bu.

Saat 09.05… Herkes durur. Zaman bile susar. O an kalbim daha hızlı atar, sanki her vuruşunda “unutmadık” der gibi.

Bugün sadece bir yas günü değil benim için. Bir teşekkür günü aynı zamanda. Kadın olarak özgürce konuşabiliyorsam, adımı özgürce yazabiliyorsam, onun sayesindedir.

Rüzgâr hafif, ama hüzün ağır bugün. Her evde, her okulda, her kalpte aynı isim yankılanıyor. Mustafa Kemal Atatürk.

Bazı insanlar ölmez. Sadece bedeni gider, izi kalır. Onunki gibi…
Cumhuriyet’in kalbinde, biz kadınların yüreğinde.

Yazarın Diğer Yazıları