Zorlukların Üstesinden Gelen Bir Yazar
Yazar Resul Polat Haber Expres TV'ye özel açıklamalarda bulundu
Amasya’dayız bu hafta. "Tozlu yollardan edebiyat dünyasına uzanan bir yolculuk... Çocukluğunda sıfır aldığı edebiyat dersi, Resul Polat'ı bugünlere taşıyan en önemli dönüm noktalarından biri oldu. Yazarın ilham kaynakları, yazma alışkanlıkları ve gelecek projeleri hakkında merak ettiğiniz her şey bu röportajda."
Remzi ÖZKAN: Röportajımızın başlangıcında hoş geldiniz diyor ve kısaca kendinizi tanıtmanızı rica ediyorum değerli hocam.
Resul POLAT: Hoş buldum kıymetli hocam. Resul Polat kimdir? O kadar kolay ve bir o kadar da zor bir soru bu! 1993 yılının Kurban Bayramı günü Amasya ili, Göynücek ilçesi, Gedik saray kasabası’nda doğmuş birisiyim. Toz, toprak içinde yırtık ayakkabılarla ve yamalı pantolonlarla büyümüş, zor bir çocukluk geçirmiş birisiyim. Yaklaşık on sekiz yıldır Edebiyat denen deryadan birer avuç kelam toplamak için uğraşan birisiyim. Kısacası şöyle diyebilirim; Allah’a kul olmaya çalışan birisiyim.
Remzi ÖZKAN: Sizi yazmaya iten temel sebep neydi değerli hocam? Yazarlık serüveniniz nasıl başladı?
Resul POLAT:Hocam, beklenmedik bir anda başladı desem yalan söylemiş ya da abartmış olmam sanırım. Ben katılmış olduğum konferans ve söyleşilerde de anlatıyorum bu hadiseyi. 2007 yılında lise yıllarında edebiyat ders notum sıfırdı. Yani yüzlük sistemde sıfırdı. Şu an hâlâ aynı mı bilmiyorum ama bu dersin notu zayıf olunca sınıf atlamak imkânsızdı. Bir gün edebiyat öğretmenimiz ( ellerinden öpüyorum ) Erkan Ekici sınıfa gelerek, bir zaman sonra verem haftası olduğunu, şiir yazmak isteyenlerin şiir yazmasını, güzel olan şiire tam not vereceğini ve yarışmaya göndereceğini söyledi. Benim de geçer not almam için tek çarem güzel bir şiir yazmaktı. Verem konusunu bir hafta olarak değil de bir hastalık olarak işledim ve güzel bir şiir yazarak tam not aldım. O günden sonra yazarlık serüvenim başladı. Eğer ben bugün gazeteci ve yazar olarak bir yerlere gelmişsem, yaklaşık 19 tane kitaba katkıda bulunmuşsam, sayısız gazete, dergi vs. gibi yerlere yazılar yazmışsam, birçok söyleşi ve konferans vermişsem, o gün Erkan Ekici öğretmenimin “yazmak isteyenler yazsın” sözüyle başladı. Buradan sizin nezdinizde kendisine en kalbi muhabbetlerimi sunuyor, ellerinden öpüyorum.
Remzi ÖZKAN: Kitaplarınızdan da biraz bahsedelim mi?
Resul POLAT: Tabii ki. İlk kitabımızı 2016 yılında çıkardık. Bu zamana kadar 19 tane kitabımız çıktı kollektif olarak. 20. kitabın ise hazırlıklarını yapıyoruz. Sanırım Şubat ayında raflarda olacak. Kendi yazmış olduğum eserler tahmini dört ya da beş kitap hacmindedir diye tahmin ediyorum. Ama tek başına kitap çıkarmaktan ziyade kollektif çalışmayı seviyorum hocam.
Remzi ÖZKAN: Hangi konular sizi en çok etkiler ve yazmaya teşvik eder?
Resul POLAT: Hocam bu sorunuza tek cümle ile cevap vermek istiyorum. Hüzün olan tüm konular etkiler beni. Gurbet, hasret, aşk acısı, yalnızlık vs. vs.
Remzi ÖZKAN:Gelecekte ne tür eserler yazmak istersiniz?
Resul POLAT:Roman yazmayı çok istiyorumhocam. Bu istek yıllardır bedenimin sol yanında bir yerlerde barınıyor. İskender Pala’yı çok örnek alıyorum bu konuda. Takip ettiğim nadir yazarlardan birisidir kendisi. Ve şunu da söylemeden geçmek istemiyorum hocam; dört halife dönemini İskender Pala’nın “Bülbülün Kırk Şarkısı”adlı kitabının tadında anlatmayı, yazmayı gerçekten çok istiyorum.
Remzi ÖZKAN:Bir eser üzerinde ne kadar zaman harcarsınız? İlk taslak ile son hal arasındaki süreç nasıl ilerler?
Resul POLAT:Hocam demlenme süreci dediğimiz bir süreç var. Hani yazdım bitti olmuyor ne yazık ki. Günlük hayatta bir söz duyduğum zaman, sol yanımda birçok şeyler oluyor. Onu 10-15 dakika içerisinde bir başyapıta dönüştürebiliyorum. Kendimi de biraz övmüş olayım bu vesile ile.
Remzi ÖZKAN: Yazarlığa adım atmak isteyen gençlerimize neler tavsiye edersiniz?
Resul POLAT:Hocam tek kelime; okumak. Bir de kalem sevdası var tabi. Not almak mesela…ben çok severim. Evde çalışma odamda bir sürü not vardır. Ve duyduğumdan çok, okuduğuma inanırım. Gençlerimize de şöyle tavsiyede bulunmak isterim. Kütüphane tozu yutun, çantanızda ya da cebinizde mutlaka küçükte olsa bir not defteri bulundurun…
Remzi ÖZKAN:Okurlarınızdan gelen geri bildirimleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Onlarla nasıl bir iletişim kuruyorsunuz, son soruydu. Röportajımıza katıldığınız için çok teşekkür ediyorum. Çalışmalarınızda üstün başarılar diliyorum.
Resul POLAT:İletişim kurma konusunda teknoloji imdadıma yetişiyor. Okurlarımın hepsi diyemem ama birçoğuyla sosyal medya ve telefon üzerinden iletişim halindeyiz. Hocam olumlu ya da olumsuz birçok geri dönüş alıyorum. Gerek olumlu gerekse olumsuz tüm geri dönüşler çok mutlu ediyor beni. Eleştiriler yönünden bakıldığı zaman yanlış, eksik, fazla gibi şeylerde kendimi düzeltme fırsatı buluyorum.
Hocam ayaklarınıza sağlık, çok teşekkür ediyorum. Beni bu röportaja konuk etmekle gerçekten çok mutlu ettiniz. Sizin nezdinizde de gerek okurlarıma, gerekse bu röportajda bize eşlik eden herkese Ferhat ile Şirin kenti Amasya’dan en kalbi duygularımı iletiyorum. Her şey gönlünüzde olsun…