VURAL YEŞİLYURT

Bir Avuç Fındık, Bir Dünya Dert!

VURAL YEŞİLYURT

Karadeniz'in her bir yamacında, her bir dalında fındığın kokusu var. Ağustos geldi mi, bizim buralarda hayat fındıkla başlar, fındıkla biter. Ama bu fındık, ne yazık ki sadece sofralarımıza neşe getirmiyor, üreticisinin gönlüne de bir sürü dert ekliyor. Bu dertleri, bu iç çekişleri bir de benden dinleyin istedim.

En büyük derdimiz fiyat. Fındığı toplarken, kuruturken, harmana sererken aklımızdan tek bir şey geçer: "Acaba bu sene ne kadar edecek?" Yıl boyu onca emek, onca masraf, sonunda bir avuç insanın ağzından çıkacak fiyata bağlı. Aracı, tefeci, tüccar derken, fındığın gerçek değeri cebimize girmeden buharlaşıyor. Biz alın terini dökerken, başkaları bizim emeğimizden kâr ediyor. TMO'nun (Toprak Mahsulleri Ofisi) fiyatı da çoğu zaman beklentimizin çok altında kalıyor. Sanki biz bu işi zevkine yapıyoruz da, bize lütfediyorlar gibi bir his oluşuyor.

Bir diğer büyük dert ise masraflar. Gübre fiyatı uçmuş, ilaç fiyatı uçmuş, işçi parası desen desen... Ne yapsak, nereye koysak masrafı düşüremiyoruz. Hele ki fındık toplama zamanı, yevmiyeler aldı başını gidiyor. Bir tarafta artan masraflar, diğer tarafta yerinde sayan ya da düşen fiyatlar... E haliyle bizim kârımız da eriyor, yok oluyor. Çoğu zaman kendi kendimize soruyoruz: "Bu işi niye yapıyoruz?"

Üreticinin bu dertlerinin çözümü aslında o kadar da zor değil. Fiyatlar hasattan önce netleşmeli, üreticinin kafasındaki belirsizlik kalkmalı. TMO daha erken devreye girmeli ve gerçekçi bir fiyat vermeli. Ayrıca biz üreticiler de kendi aramızda daha güçlü birlikler kurmalıyız ki, sesimiz daha gür çıksın, sözümüz daha çok dinlensin. Masrafları azaltmak için de devletin destekleri artırılmalı, gübre ve ilaç fiyatları kontrol altına alınmalı.

Fındık bu toprakların canı. Bizim atalarımızın mirası, çocuklarımızın geleceği. Bu değerli ürüne sahip çıkmak, onu ekenin, büyütenin, toplayanın hakkını vermekle olur. Eğer fındık üreticisi mutluysa, bilin ki Türkiye de mutlu demektir. O yüzden gelin, bu sesimize kulak verin. Bu fındık bir tek bizim değil, hepimizin.

Yazarın Diğer Yazıları