Erol ŞEKER

'Samsun'a Madalya var, Basını Nerede?'

Erol ŞEKER

Tarihî bir an yaşandı TBMM’de.

Samsun’a, Kurtuluş Mücadelesi’ndeki öncü rolü nedeniyle,

İstiklal Madalyası takdim edildi. 

Bu, sadece bir şehre değil, 

Bir milletin hafızasına, onuruna, mücadelesine verilen bir ödüldü. 

Bu gurur Samsun halkının göğsünü kabartmalıydı! 

O salonda bir yandan şeref, bir yandan tarih yankılanmalıydı.

Peki, o gurur anında;

Samsun’un sesi, Samsun’un gözü, 

Samsun’un kalemleri nerede miydi?

YOKTU!!

Ne manşet vardı, ne flaş, ne canlı yayın... 

Ne bir yerel TV mikrofonu, ne bir fotoğraf makinesinin vizörü…

Samsun’un yerel basını, 

Bu tarihi anın dışında bırakıldı.

YAZIK!

Soru basit:

Kim neden çağırmadı?

Bu Sorumluluk Kimin?

TBMM’nin mi?

Eğer Samsun basını bu törene 

Resmî olarak davet edilmediyse, 

Bu törenin organizasyonundan sorumlu,

Meclis yetkilileri bunun gerekçesini açıklamalıdır.

Samsun’a madalya veriyorsunuz,

Ama Samsun’un kalemini, kamerasını oraya koymuyorsunuz. 

Bu bir eksiklik değil midir?

Samsun Valiliği’nin mi?

Sayın Vali oradaydı. 

Elbette şehri temsil etmek adına çok önemliydi. 

Ancak şehri sadece protokol değil, 

Basın da temsil eder. 

Eğer yerel medya orada yoksa, 

Bu, koordinasyon eksikliğidir. 

Sadece katılmak değil, 

Katılımı sağlamak da görevdir.

Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin mi?

Sayın Başkan Halit Doğan oradaydı. 

Peki medya ekipleri neredeydi? 

Şehrin sosyal medya hesaplarında bu tören ne kadar yansıtıldı? 

Samsun halkı, bu tarihi anı ne kadar içselleştirebildi?

Sadece fotoğraf paylaşmakla temsil olmaz, 

Bu hikâye anlatılmalıydı.

Samsun Basınının mı?

Eğer davet vardıysa ama gidilmediyse, 

O zaman sorumluluk basındadır. 

Davet edildiği halde bu tarihi törene katılmayan, 

Kamerayı oraya çevirmeyen, 

Kalemini oynatmayan,

Her basın mensubu bu sorunun bir parçasıdır.

Sadece Bir Madalya Değil, Bir Mesajdı

Bu tören bir madalya töreninden fazlasıydı. 

Bu, Samsun’un tarihteki rolüne duyulan,

Saygının devlet eliyle teyidiydi. 

Bu törende yer almak, orada olmak, 

Sadece gazetecilik değil, 

Tarihe tanıklık etme görevidir. 

Samsun bu madalyayı 1919’da kazanmıştı,

Ama 2025’te anlatamadıysa, 

İşte bu büyük bir eksikliktir.

Son Söz

Hepimiz sorumluyuz.

Organizatörler davet etmediği için…

Yöneticiler basını taşıyamadığı için…

Basın, görevini layıkıyla yapmadığı için…

Ve en çok da, bu tarihi anın farkında olmadığımız için…

Samsun’un madalyasını Ankara’da taktılar ama,

O anı Samsun’a kimse anlatmadı.

Şimdi kim sorumluysa onu da anlatsın lütfen…

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…

 

Yazarın Diğer Yazıları