Körler, sağırlar birbirini mi ağırlar?

Erol ŞEKER

 

Son Günlerde ortam öylesine bir sıkıntı da ki…

Hangi konuyu sizlerle paylaşmayı düşünsem, Hep bir bahane ve bir başka sıkıntı çıkıyor.

Korktuğumuz ya da çekindiğimizden değil…

Sadece hangi konuya dikkat vereceğimizi şaşırdık kaldık. Çünkü okuyucular o kadar çok beklenti içinde ki. Bu konular içinde hangisi en enteresan olanı şu diyecek olsak…

Akşam olmadan değişiveriyor.

Bu gün o nedenledir ki biraz ortaya karışık yapayım dedik.

Meseleye ÇTSO seçimlerinden gireyim.

Efendim Mayıs Haziran ayına ertelenen ÇTSO başkanlık yarışı gün geçtikçe kızışıyor- ( muş )

Vallahi ben kızışan bir ortam görmedim henüz.

Çünkü Başkan Kefeli mevcut yönetimi ile çalışmasını sessiz sakin sürdürüyor.

Aday Ahmet Yılmaz ise ekibi ile Çarşamba, Ayvacık, Salıpazarı ve hatta sınırları aşıp Samsun’ a ziyaretler ve görüşmelerini sürdürüyor.

Normal ve olağan seçim çalışmaları da…

Bu konu hakkında bize her kim ki bir soru sormaya veya yöneltmeye kalksa verdiğimiz cevap belli…

Gazeteciyiz ve haberlerimizi bir şekilde okuyucuya ulaştırmakla mükellefiz. Ama gazetenin çıkarılabilmesi için de personel ve malzeme gerekiyor bunlar da bize bir külfettir. Her önüne gelenin dediği ile iş yaparsak evimizin yolunu bulamayız.

Ama haberleri okuyucuya ulaştırmak bizim görevimiz se haberleri yapmaya devam ediyoruz.

Reklamları değil.

ÇTSO seçimi ile ilgili sorulan yorumlara gelecek olursak!?.

Yorum şimdi yapmıyoruz. Çünkü o da reklamlardan sonrayı bekliyor.

Anlaşıldı sanırım tarafsız, sessiz sedasız devam ediyoruz. Haberciliğimizi ve hizmetimizi adam gibi sürdürüyoruz. Kimseye ne yakınız ne de uzaktayız.

Ama aklımızda da bu rekabetin yani çalışmaların haber mi, yoksa reklamı mı sıkıntısı yok da değil hani…

Reklam hissi uyanmaya başladığı noktada bu haberlere de mecburen ara vermek zorunda kalacağız. Kimse kusura bakmasın.

***

Diğer konu son günlerde bazı okuyucularım her nedense küllenmiş başka konuyu celallendiriyor.

Hukuk Fakültesi ve açılacak denilmesine rağmen hala açılmayan İletişim Fakültemiz. Şu İletişim Fakültemiz de açılsa da biz de eleman sorununu azaltmış oluruz. Ama Hukuk Fakültesi haberlerimiz akabinde her iki ve hatta 3 cenahtan da tepkiler geliyor.

Haklı gören de, görmeyende var. Ama onlara tek söz söyleyip bu konuyu da kapatalım:

Hukuk Fakültesi Dekanı, Öğretim Üyeleri, Öğrencilerini Çarşamba tanımıyor, Çarşamba’yı da onlar. Adamlar adeta eski DSİ bina sınırlarını çerçeve sınır çizmişler ilçeye adım dahi atmıyorlar. Garibim öğrenciler de yöneticilerine göre hareket ediyor.

İlçe yöneticilerimiz ve halkın çoğunluğu da Hukuk Fakültesini görmekten imtina ediyorlar.

Tamam, eksik de olsa Başkan ve Hayırsever işadamı Sevgili Mustafa Güneşdoğdu amcamız  mükemmel bir iş yaptılar. Bu Fakülteyi Çarşamba’ya kazandırdılar.

Ama bizim İlçe yöneticileri ile Fakülte yöneticileri evcilik oynamaktan, ”Körler sağırlar birbirini ağırlar” modundan çıkıp halkla Fakülteyi birleştirmedikçe de bu sorun sona ermeyecek gibi.

Yani bu konuda sıkıntı % 50 – 50 iki tarafta suçludur. Yerel ve Fakülte yöneticilerine duyurulur…

Neyse bu günlük bu iki konu ile yazımızı sonlandıralım.

Belki mesajı gerekli yerler alır.

Bu konuda kimseye ön yargı veya dolaylı mesaj falan vermiyoruz direk noktaya temas ediyoruz.

Kimse kusura bakmasın ama “Öküz altında dana”  ya da “dana altında öküz” aramasın.

Mesele belli. Çözüm adresleri de belli.

Mutlu ve (sağ) – lıcakla kalın…

 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.