Bu halk bedavacılıktan, yatmaktan usanmaz

Erol ŞEKER

 

Dün son günlerde bazı vatandaşlarımızın ısrarla git haberini yap dedikleri SEBZE ve MEYVE HALİNE gittim.

Sebze haline geçen yıl aynı dönemde gittiğimde halde adım atacak yer bulmak imkânsızdı nerede ise.

Araçlar, halin önlerinde çuvallar, kasalar dolusu meyve ve sebzelerden bu yıl imkânsızları oluşturuyordu.

Dün ise inanın halde araçlar bile azalmış, hal esnafları başlarını ellerinin arasında almış ve düşünce deryasında idiler.

Kimisi taban fiyat olmadığı için çiftçilerin üretimden vazgeçtiğini anlattı.

Kimisi desteklemelerden dolayı üretimin azaldığını,

Ama en dikkat çekeni ise ithalat çıktı mertlik bozuldu diyerek hükümetin tarım politikasının çiftçiyi, halkı tembelleştirdiğini, çalışmadığını dile getirdi.

Üretim yapmaya gerek görmeyen çiftçilerin desteklemeden milyarlar aldığı için masraf yaparak borca girmemek için üretimden kaçtığını anlattı.

Ayrıca aynı komisyoncu, ithalat ile çiftçinin yok edildiğini, ama birkaç ithalatçının zengin olduğunu dile getirdi.

Kısacası;

Esnaf, çiftçi ve pazara giren vatandaş dertli mi dertli…

Şeker Fabrikası satılıyor.

Ama satılmadan önce kotalarla, düşük şeker pancarı taban fiyatları ile bitirildi.

Şimdi de koskoca Çarşamba Ovasının tarım ile lider olması gerekirken, anlamsız şekilde bitiriliyor.

Elin oğlu ova bulup üretim yapamıyor, bizimkiler ovası var, suyu var üretimi bitiriyor.

Sonra Nükleer santral, mobil santral falan filan ile bölge tamamen yok ediliyor.

Birilerinin artık insan odaklı mı, yoksa para odaklı mı yatırıma yöneldiğini millete tam anlatması gerekiyor.

Hele ki şu özelleştirmeler sonrasında.

Özelleştirilen kurumlarda alacaklar muallak, ödemeler muallak, faizler özel firmaların özel faizlerine göre endeksli.

Milletvekillerimiz bir şeyler açıklıyor.

Başbakan bir şeyler açıklıyor.

Yukarılarda devletin resmi kurum ve idarecilerinin söylediğini,

Aşağıda önce özel şirketler sonra da yöneticiler kendi kafalarına göre yorumluyor.

En güzel yapılması gerekenler ise şunlar:

Birincisi Devlet artık bol keseden herkese para vermeyi kesecek. ( Kaymakamlık SYDV kömür, yardım paralarını falan)

İkincisi devlet çiftçi desteklemelerini bitirecek.

Üçüncüsü devlet Yeşil kartta tek tip uygulamaya gidecek. Parası, baabevinde kalanı, üzerinde görünen ama olmayan aracı, arazisi olana vermeyip, 2020 maaşı kesilmeden yeşil kart verilmemeyi düzenlemedikçe…

Kız çocuklarına ( öğrenci olana) bilmem ne kadar, erkek çocuklarına bilmem ne kadar para işini bitirecek.

 

Sonuç olarak: bunlar yapıldığı takdirde, ihtiyacı olan vatandaş iş bulduğunda beğenmemezlik etmeyecek, çalışmadığı sürede SGK dan işsizlik maaşını sağlam temellere oturtacak ki Ülkede ekonomi, iş ve istihdam alanı kesintiye uğramadan, devlet, kurumlar, işçiler huzur içinde olacak.

Hastaneler bedava diyerek özel hastanelere akın eden çoğu yeşil kartlı insan sırf kendi egosunu tatmin ediyor.

Harbiden hasta olan yatacak muayene bulacak yer bulamıyor.

Mesela özel hastane çıktı, doktor seçme şartı ve şansı geldi de her şey bitti mi?

Demek ki devlet politikalarını artık bedavacılıktan uzaklaştırılmalıdır.

Aksi takdirde çiftçi üretmiyor desteklemesi var, işçi çalışmıyor çünkü bir şekilde hayatını idame ettirecek gelirler var, öğrenci adam gibi okumuyor çünkü nasıl olsa borçlu, kredili sınıf geçme var.

Yani hayatımız borçla, kredi ile geçmeye bağlandı.

O zaman krediler, bol keseden vermeler bitirilerek üreten bir Türkiye, çalışan Türk insanı yaratılmalıdır.

Aksi takdirde yatan, çalışmayan, üretmeyen bir toplum yok olmaya mahkumdur.

Yanlış mı söylediklerim.

Bu halk bedavacılıktan, yatmaktan usanmaz.

O zaman yöneticiler milleti ayağa kaldıracak demektir.

Bu da siyasetten geçer ki siyasette artık devleti büyütmek için ithal eden değil, üreten bir ülke konumuna gelmek zorundadır.

Bu kulvarda kim zengin olursa olsun kolay yoldan zengin olduğu sürece bu ülke ayağa kalkıp muasır medeniyetler seviyesine ulaşamaz.

NOT: Bu akşam MİRAÇ KANDİLİ… Müslüman aleminin MİRAŞÇ KANDİLİ MÜBAREK OLSUN diyor Allah helal kazanç, sağlık ve huzur dolu bir yaşam nasip eylesin..

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.