“Allah’ın bildiği, kuldan saklanmaz”

Erol ŞEKER

 

Dün Türkiye Partisi İl Kadın Kolları Başkanı Filiz Ateş’ in davetlisi olarak bir misafir karşıladık. He misafir hem gazeteci kimliğimizle orada bulunduk. Haber atlatmak buna dense gerek…

Neyse bu atasözümüz ile bugün köşe yazıma girmemin nedeni Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener’dir.

Nedenine gelince dün Ordu’ da bir açılışa giderken Çarşamba’ya uğradığı Midilli Restaurant- Cafe’ de ki çay molasında kendisini adeta soru bombardımanına tuttuk.

Sayın Şener Midilli’ye gelir gelmez bir çay içti ve sohbete başladı. Çok geçmedi herkes bilir ki biz durmayız. Başladık sorularımıza.

Soru sorunca kendisi bize döndü ve dedi ki; Biz konuşuyoruz ama Türkiye’ de hiçbir basın haberlerde bizlerin dediğini yazamıyor, yazamıyor. Siz yazabilecek misiniz?

Bu sözü bir zamanlar başka bir siyasi partinin Genel Başkanı söylemişti. Her neyse bizi bilen bilir, tanıyan tanır. Yazarım dediysem yazarım, yazmam bu haber değeri taşımıyor dediysek de yazmayız. Bu haber değeri fazlası ile taşıyan bir haber…

Gerçi Sayın Şener bizi bilmez, tanımaz veya unutmuştur ama kendisine dediğimiz gibi:

Haber Expres Gazetesi Tarafsız, İlkeli ve objektif olan, maddi ve geleceğinde hata yaparım korkusunda, endişesinde olmayan herkesi yazar da, konuşurda!. Ben Haber Expres Gazetesinde kendimi bile haber yapabilecek kadar açık yürekli birisiyim. O nedenle kim ne söylerse kendi söylediğinden sorumludur ve haberi asla es geçmem.

Çünkü gelecek siyasi, maddi, manevi falan filan hiçbir endişe ve tasam yok. O zaman buyurun Sayın Şener’in iddialarına…

Bu köşede elbette ki söylediklerini yazmayacağım. Çünkü Sayın Şener’in konuşması haberleştirildi ve sizlerin okuması için önünüze sunuldu.

İster inanır, güvenir doğru diyor dersiniz ve ona daha yakınlıkduyarsınız, isterseniz geçin bunları der o defteri yâda gazete sayfasını kapatırsınız. Biz üzerimize düşeni yapalım.

Çünkü bir atasözümüz daha vardır bilirsiniz:

“Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır!”

Ha haksızlık derken bize haksızlık yapanlar belli, herkes haksızlık yapıyor demedim, demem ama Sayın Şener muhalefete haksızlık yapıldığını ima değil taa özüne kadar söyledi.

Neyse Abdüllatif Şener’le yıllar önce Çarşamba Vergi Dairesi binası hizmete açılış töreninde tanışmıştık. Kendisi O günlerde AK Parti kurucusu ve bakandı.

O gün gördüğüm beyefendi kişilikle bu günkü insan arasında fark yoktu alına bakarsanız.

Ama bu defa bir fark vardı o da kendisi artık AK Partide değil, Türkiye Partisi Genel Başkanı olarak gelmişti Çarşamba’ya.

Bizde her zaman olduğu gibi peşi peşine bombalar gibi sorduk soruları ve aldık cevaplarını.

Netice olarak Çarşamba’ dan sessiz sedasız bir Genel Başkan gelip geçti. Ama görünen o ki muhalefet yakında yavaş yavaş sesini yükseltecek gibi görülüyor.

Muhalefette de sanırım eğer ki Sayın Şener sesiniz çok yükseltir ve artık siyaseti tamamen fora yaparsa bu ülkede çok olaylar konuşulmaya başlanacak.

Bu kanıya nereden vardım derseniz.

Kendisinin dile getirdiği gibi biz kendimizi biliyoruz ancak, Ülkede basın taraflı mı, tarafsız mı bilemiyorum ancak bildiğim ve hissettiğim Şener, yakın zamanda baya baya büyük proje ve söylemlerle yola çıkacak gibi görünüyor.

İşte o nedenle diyorum ki; “Allah’ın bildiği, kuldan saklanmaz”. Bizde saklamadan, gazeteciliğimizi yaparak haberimizi sizinle buluşturuyoruz bir kere daha. Hem de noktasına virgülüne dokunmadan. Neden mi bu yazı?. Sayın Şener dedi diye değil.

Çok iyi biliyorum ki bu gazeteler son günlerde mükemmel şekilde Ankara yollarında cirit atıyor. Yâda birileri tarafından cirit attırılıyor. Neymiş?

Delilmiş. Neyin delili biliyor musunuz?

İşte o nokta harbi çok enteresan. Olsun ekşi erik yemedik ki karnımız ağrısın.

Her yerde her doğru söylenmez derler ama şükür bu mesleğe girdik gireli bangır bangır bağırıyorum. Söylemiyorum.

O Ankara yollarında gazetemizin reklamını yapanlara teşekkür ediyorum. Biz reklam yapamıyorduk en azından bizi reklam yaparak yücelttiler ya!. Allah ta onları bildiği gibi halis duygularına göre yüceltsin veya yüceltsin.

Bu gazetede AK Partide ki bazı hata yapanları da, muhalefette ki hata yapanları da ilk günden bu yana gerektiğinde en iyi şekilde eleştirdik ve eleştirmeye, eksiklerini ve hatalarını yazmaya devam edeceğiz. Kim olursa olsun. Kendim hakkında dahi yazmamayı asla düşünmedim. O nedenle bu günlere geldik. Eleştiri olmayınca asla başarı olmaz. Yeter ki daima dediğim gibi eleştiri adabında ve seviyeli olmalıdır. Seviyesizce eleştiri, itham asla olmaz, olmamalıdır.

İşte bu gün de böyle geçti. Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener bir kere daha Çarşamba’dan geçti. Geçen gelişinde manşetimiz “Çarşamba’dan Bakan geçti” olmuştu. Bu defa “Geleceğin Başbakan adayı geçti” mi desek bilemedim ama siyaset uzun ve bir o kadar da kısa soluklu bir iştigaldir. Altı da üstü de yoktur. Her an, her saniye her şey değişebilir. Hele ki dört bir yanınız düşmanlarla dolu ve içerde de bir o kadar muhalefetiniz varsa, bir saat sonrasında ne olacağını bir rabbim bilir. Gerisi hikâye, gerisi yalan.

Bekleyip göreceğiz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.