AK Parti’ de üstü çizilmiş mi, çizilmemiş mi?

Erol ŞEKER

 

Dün yazdık ya bizim Çarşamba siyasetine gülmemek elde değil. Ama bir başka yönden daha da enteresan olaylar yaşıyoruz. 

Mesela bir dönem MHP de İlçe başkanlık seçimleri için umutla kongre bekleyen partililere birileri bir şaka ile aday adaylarının adını saydı. Bir zamanlar bir yerlerde birileri isimleri şakayla saydırırken, birileri de bu şakayı ciddi sanıp çalakalem yazdı. Buna büyük araştırma dendi ama olan MHP ye oldu 9 yıla yakın Çarşamba’da MHP kongresi de hayal olmaktan öteye gidemedi. Onlar sonunda olaylı da olsa kongrelerini yaptılar ve yavaş yavaş huzura kavuştular.

CHP de ki kongreler çoğunlukla sessiz sedasız olur. Bir dönem her ne kadar çok büyük çekişmeler oldu ise de bu son yıllarda kendi içi kabuğuna çekildiler. Bu konuyu dün CHP li bazı ağabeylere deklare ettiğimizde enteresan bir cevap aldım. Biz Türkiye’yi satıp soğana çevirmişiz. Millet baksanıza hala AKP diyor başka şey demiyor. Bu halk demek ki hala bir şeyleri görmüyor neden konuşalım ki. Her yerden bağırıyoruz bakan yok. Biraz daha ülke bunalıma girsin o zaman CHPO nin değeri anlaşılacak” dedi. Demesi o ki: Halk körü körüne AK Partiye bağlı iken biz ne yaparsak yapalım inanmıyorlar. Ama çiftçi ölmüş, esnaf bitmiş hiç umurlarında değil. Onlar kömür, makarna, falan filan alma yolunu bekliyorlar. Her şey bu insanlara mubah demeye getiriyor.

AK Parti ise bu defa başka bir alem. Siyaseti bıraktım diyenler bıraktım lafına rağmen birileri tarafından ısrarla siyasetin içine çekilmeye ve birilerini desteklettirmeye uğraşıyor. Çoğu yerel bazı medya da çıkan Belediye Başkan aday aday isimlerine ateş püskürerek gazetecilik böyle olmaz diye tepki gösteriyor. Hem de okuduğunu kendi çerçevesinden düşünerek. Oysa haberde bahsedilen konu birilerini kaldı ki açık yazalım: “Bir yerel gazete Başkan Dündar’ın şahsına hiç haber yapmamış sadece konuşulan dedikoduları ve rivayetleri yazmış. Ama Dündar’ a başkaları laf etti mi dünyayı ayağa kaldırıyor sonra da kendisi laf edince hiçbir şey yok. Gazete ve haberi yapan kimsenin şahsını kötülememiş ve hakaret bile etmemiş. Siyasetin doğası olan aday aday isimlerini sıralamış. Kaldı ki o aday gösterilmeyebilir veya gösterilir ne olmuş ki. Kimse Başkan Dündar var diye aday olmayacak mı?. O dokunulmaz mı, haşa hepsini Allah yaratmadı mı?. Bir yerlerden ambargo mu koyduruyor ki. Bu mantıkta kilere şaşmamak mümkün mü?

Sonuç olarak bazı yerel basında Başkan Dündar’ın “üstü çizilmiş” haberini okuyanların çoğu “Evet artık o aday olsa da teşkilatla arasının bozuk olması, İl ile bozuk olan araya bir de Milletvekilleri ve Genel Merkezle olan soğuk rüzgarlar eklenince aday gösterilmesi zor diyor.  Hatta bunu biraz ileriye götürerek demişler ki haberde: “Başbakan ya hemen istifa et ya da görev sonuna kadar görevini sessiz sedasız yap çekil kenara.”  Neden Başbakan bunu demiş. Konuyu da açıklamışlar. ÇEAŞ.  Yani Çarşamba Elektrik Üretim A.Ş de ki sembolik hissedarlığını başbakan onaylamamış. Artı Teşkilatını tanımayanı bende tanımam demiş. Kaldı ki o teşkilat 2004-2009 da canhıraş ailelerini bile günlerce görmeden gece gündüz onun için çalışmışken. Onun ise sırf teşkilatı sevmediği için 2011 Genel seçimlerinde teşkilata yardım etmeyi bırakın bir kere yanlarına bile gitmemiş, o teşkilatı ve partilileri kendinden küçük, hor görüp elinin tersi ile itiyorsa neden sevilsin ki. Oysa o Teşkilat kimi temsil ediyor. Elbette ki Genel Başkanını ve mevcut Başbakanı değil mi?. Yani Başbakan dan büyük mü oluyor şimdi o başkan demeye getiriyorlar. Çoğu partili o yüzden der ki: Malum şahıs (Başkanımız denmiyorsa daha acı verir) Teşkilatı olmadan Bağımsız aday olup seçilsin seçilebiliyorsa diyorsa işler çok çok daha vahim demek değil midir?  Kaldı ki bu konu sırf başkan Dündar için de olabilir, bir başkası içinde. Mesela şahıslara indirgemeli değil ki! Bunları anlamayanlar Başkan Dündar’a bu gazeteler neden sataşıyor. Şahsını neden bu kadar zora sokmaya çalışıyorlar diyerek tepki gösteriyorlar.

Ama aynı şahısların Gazi Parkını neden yıkmadı diyerek feryat ederken bu gün yıkılıp yerine yapılanlara ”Bu nasıl iş. Burayı yıktı dağıttı milleti ekmeğinden etti. Hem de Kadir gecesinde bunları yaptı. Bu Başkana oy vermem. O kadar insana zaman bile tanımadı. Hani en erken 2013 yılbaşına kadar yıkmayacaktı. Bu nasıl iştir. Milleti perişan etti “ diyenler arasında olunca şaşmamak mümkün mü?

Kaldı ki yerine bahsedilen isimlere bakın. Birisi İlçe başkanı diğeri Çınarlık Belediye Başkanı… Hele birileri öyle bir isim sallamış ki milletin gülmekten karnı yarılacak neredeyse.  Şahısın kötü olmasından değil, Çarşamba gibi bir büyük ilçeye kendisinin aklında bile olmayan bir düşünceyi sırf MHP de ki gibi kaos oluşması adına sallayınca herkes gülüyor. Birileri “Çölde kalan insanların ölümünü bekleyen akbabalar gibi bekliyor” gibi geliyor. AK Partiyi yine AK Partililer bitirecektir. Dışardan Allah’ın bir kulu AK Partiyi yıkamaz göreceksiniz.

Sonuç olarak yerel seçimler öne alınırsa var ya. En çok acıyı AK Parti yaşayacak görün bakın. Neresinden mi acı çekecek. Aday adayları ve aday isimden. Demedi demeyin.

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.