“Ağanızı tanıyın, ayağınızı denk alın uleeeen”

Erol ŞEKER

 

Son günlerde gündeme getirdiğimiz haberleri ve konularını eleştirilerini biliyorsunuz. Genel haber konusu birbirine bağlantılı 2 konu ve bir de şehit haberleri. Şehit haberleri için biz Türkiye olarak “BAŞIMIZ SAĞ OLSUN, ŞEHİTLER ÖLMEZ, JKANLARI YERDE KALMAYACAK” deyip deyip temennilerimizi ilettikçe ŞEHİT haberleri azalmıyor aksine artıyor. Terör olaylarının dışında şehit haberleri de gündeme düşünce artık Askeriyeyi biraz daha fazla eleştirmek için yol açılıyor.

Son Afyon Karahisar’da ki cephanelik patlaması neticesinde hayatını kaybeden Şehadet mertebesine ulaşan 25 Mehmetçiğimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum.

Gelelim diğer konuya.

Çarşamba’da bir süredir hummalı bir çalışma başladı ve sürüyor. Bu çalışmalarda herkesin beğendiği çalışmalarda var. Bu güzel çalışmaları haberleştiriyoruz. Bunu herkes biliyor.  İkinci yanı ise eleştirilen konular. Belediyenin her yaptığı hizmet doğru, her yaptığının da kötü olduğunu kimse söyleyemez.

Ama yapılanlar ile yapılmayan veya yapılırken hatalı, eksik ve sıkıntılı gelecekte yeniden yapılan çalışmaların sökülerek yeniden tahrip edilecek olması nedeni ile giden paralara eleştiriler geliyor. İkinci etapta ise eleştiriler o kadar yapılan işler arasında henüz sorun ve sıkıntısı olmayan alanlarda yeniden seçim yatırımı olarak görülen çalışmaların yapıldığı ama buna mukabil acil olarak kaldırımı, yolu, kanalizasyonu yapılmayan alanların inada yapılmamasının eleştirilerini yapıyoruz.

Bizim kimse ile sorun ve sıkıntımız yok. Eğer ki sorun ve sıkıntımız olursa siyasete girer adam gibi yarışırız. Kimin dayısı güçlü ise o aday olur. Seçilen yapamayanın yapamadığı hizmetlerini yatırımlarını yapar iş olur biter. Biz bu güne kadar kimseyi şahıs olarak kimseyi kötülemedik niyetimiz de yok.

Vatandaş ne diyorsa onu aktarıyoruz aktarmasına da… Mesele bu millette bir korkudur, almış başını gidiyor sıkıntımız bu. Geçtiğimiz gün gazetemizin baskısı bittiği sıralarda hem esnaf hem de mahalle sakinlerinden olan bir şahıs yanıma gelerek sinirli sinirli , “Yunus Emre Caddesinin kaldırımlarından ve yapılmamasından dem vurarak gerekirse her türlü tepkiyi ortaya korkmadan çekinmeden koyacağını belirtmişti. Dün özellikle o esnafa gittik ama aynı hastalığa o da muzdarip olmuş garibim.

Yani kısacası KONUŞMADI!. Neden mi?. Ya durup dururken birileri ile, belediye ile başıma sıkıntı mı alacağım. Hem yazmışsınız başkan yapacağına söz vermiş bekleyelim vakti geldiğinde konuşuruz” diyerek yine korkusundan kenara çekildi. Ama tam dönüp giderken bari şu çöp bidonları küçültülsün yaz demesin mi?. Aklın varsa git kendin söyle konuş dedik çekildik.

Sonuç mu?:

Efendim bir KORKU İMPARATOPĞRLUĞU ALTINDA YAŞIYORUZ BUNU NET ÖĞRENDİK BİR KERE DAHA. Bu İmparator Kim derseniz arkasında eski bir Bakan, mevcut Bakan, yakınım olur diyebilecek Müteahhit ve bazı işadamlarının desteği süren, halkın oyları ile seçilen belediye başkanı için deniliyor. Benim öyle bir düşüncem de, dillendirmemde yok ve hiç bilmemde. Ama millet işte hem korkup ortalığa konuşmuyor hem de orada burada dillendiriliyor. Demek ki korkunun ecele de, hizmetin gelmesine de faydası yokmuş.

Bende düşünmeye başladım.  Acaba bunları yazmasam mı?. Her şey güllük gülistanlık bu feryadı basanlar yalan konuşuyor. Her şey çok güzel mi desem ki. O vakit herkes seviyor ve destek veriyor nasıl olsa. Bunu bir daha düşüneceğim.

Hem de yerel seçimlere şunun şurasında 13 ay kalmışken hem de. Nasıl olsa yeni adaylar çıkacak. Güçlü olanın yanında yer alan kazanıyor ya!. Hem de her türlüsü ile. Hizmet önemli mi?. Kim koltukta ise o paşa, ağa nasılsa. Adeta Türk filmlerinde ki; “Ağanızı tanıyın, ayağınızı denk alın uleeeen” der gibi. Susup çekilmeli. Ama o da bize yakışmaz ve aynı devam edeceğiz. Birileri korkup kaçsa da….

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.