Sakız Ağacı Türkiye'de yeniden yükselişte
İzmir'in Çeşme Yarımadası'nda ve Ege Denizi'ndeki Sakız Adası'nda yetişen, tıp, kozmetik ve gıda sektöründe büyük değer taşıyan sakız ağacı, yok olma eşiğinden döndü.
2010 yılında yalnızca 1000 adet kalan ağaç sayısı, Tarım ve Orman Bakanlığı öncülüğünde yürütülen çalışmalarla bugün 100 bin adedi geçti.
“Altın damlayan ağaç” olarak anılan bu nadide türden elde edilen damla sakızı, özellikle yüksek ekonomik getirisiyle dikkat çekiyor. Kilogram fiyatı 20 bin TL’yi bulan bu özel ürün, Türkiye’de yeniden canlandırılmak istenen en değerli tarımsal kaynaklar arasında yer alıyor.
Sakız Ağaçları Kuraklığa Dirençli, Verimi Yüksek
Sakız ağacı, susuz koşullarda dahi yetişebilen ender bitkilerden biri. Bu özelliğiyle hem iklim değişikliğine karşı dirençli tarım hem de atıl arazilerin değerlendirilmesi açısından büyük avantaj sağlıyor.
İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Şahin, damla sakızının Anadolu’nun kadim bitkilerinden biri olduğunu vurgularken, şunları söyledi:
“Geçmişte unuttuğumuz bu kıymetli ürünü yeniden ekonomiye kazandırmak için çalışıyoruz. Şu an 200–250 kilogram üretimimiz var. Hedefimiz yıllık 5 ton ve üzeri üretim kapasitesine ulaşmak.”
İzmir’den Avrupa’ya Sakız Hamlesi
Damla sakızına Çeşme Coğrafi İşareti alındığını belirten Şahin, Avrupa Birliği nezdinde de tescil çalışmaları sürdürüldüğünü açıkladı. “Hem iç pazarı karşılamak hem de ihracata yönelmek için üretimi artırmalıyız” diyen Şahin, yanan orman alanlarının da sakız ağaçlarıyla yeniden yeşertildiğini belirtti.
Damla Damla Zenginlik
Sakız hasadı, haziran ayında başlıyor. Üreticiler, ağacın altına kireç serip gövdesine çizikler atıyor. Akan sakız, kirecin üzerinde kristalleşiyor ve eylül ayına kadar toplanıyor. Bu zahmetli süreçte, 3 gelişmiş ağaçtan ancak 1 kilogram sakız elde edilebiliyor.
Üreticilerin Yüzü Gülüyor
Çeşme’nin Ovacık Mahallesi’nde 6 yıl önce 70 sakız ağacı diken Musa Yalçın, bu yıl ilk hasadını gerçekleştirdi. Yaklaşık 13 kilogram sakız elde eden Yalçın, “Arazim atıl durumdaydı. Sakızla hem verim kazandım hem de doğayı koruyorum.” dedi.
Bakmadan Geçme
