Hayvanlara işkenceye ağır ceza geliyor
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, hayvanlara işkenceye ağır ceza geldiğini söyledi.
TBBM’de, Çevre Komisyonu’nda Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile 24.06.2004 Tarihli 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun Teklifi görüşüldü. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, hayvanlara işkence yapanlara ağır ceza geldiğini belirterek, tehlikeli hayvanlarla ilgili müeyyidelerin de ağırlaştırıldığını belirtti. Komisyon görüşmelerine Bakan Eroğlu’nun yanı sıra komisyon üyesi milletvekilleri, STK’lar ve ünlü sanatçı Yonca Evcimik katıldı.
2004 yılında hayvanları koruma ile ilgili bir kanun hazırlandığını ve bu kanunun bazı yönlerinin eksik kaldığını belirten Veysel Eroğlu, şöyle konuştu: “Zaman içinde kanunda bazı eksiklikler görüldü. Bizim hazırladığımız bir tasarıdır. Bu tasarı çıktıktan sonra kamuoyunda tartışmaya açıldı, pek çok talep alındı. Yapılan teklif ve tenkitler var, elbette bunları da dikkate alacağız.”
5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile ilgili durum analizi yapan ve diğer ülkelerden örnekler veren Eroğlu, şunları söyledi: “5199 sayılı Kanun hayvan hakları konusunda ilk kanuni düzenlemedir. 24 Haziran 2012 tarihinde TBMM’de kabul edilmiştir. Koordinasyon da Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na verilmiştir. Mahallinde ise İl Hayvanları Koruma Kurulu koordinasyonu sağlıyor. Bakanlığımız denetim yetkisini valiliklere yetki devri yapmak suretiyle uygulamaktadır. Sadece köpek ve kediler değil, biz tabiattaki bütün hayvanlardan mesulüz. Yoğun geçen kış aylarında onları besliyoruz ve koruma altına alıyoruz, nesli tükenmekte olan bazı hayvanları koruma altına alıyoruz. 5199 sayılı Kanunu, hayvanların korunması ve toplum sağlığını tehdit etmemesi için şunların yapılması lazım; aşılama, kısırlaştırma, küpeleme ve alındıkları yerlere bırakma söz konusu ve geçici hayvan barınaklarında hayvanların bakım ve rehabilitasyonu. Esasen biz diğer ülkelerden çok daha ilerideyiz. Onlarda uyutma var, uyutma dediğimiz aslında hayvanı yok etme, bir hayvanı öldürmek asla kabul edilebilecek bir şey değil. Bizim kültürümüzde bir hayvanı öldürmek yoktur.”