Eğitim-İş'ten Sert Tepki! 'Tekinsiz Eğitim, Tekinsiz Gelecek'
Eğitim-İş Samsun Şubesi tarafından Mecidiye Çarşısı girişi, Gazi Müzesi önünde 'Tekinsiz Eğitim, Tekinsiz Gelecek' adı altında basın açıklaması düzenlendi.
2024/2025 eğitim-öğretim yılının sona ermesinin ardından Eğitim-İş Samsun Şubesi tarafından Samsun'un İlkadım ilçesinde, Gazi Müzesi önünde 2024-2025 eğitim-öğretim yılına dair değerlendirme yapılarak yaşanan sorunlara dikkat çekmek amacıyla "Tekinsiz Eğitim, Tekinsiz Gelecek" adlı basın açıklaması düzenlendi. Basın açıklamasında konuşan Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Onur Gündüz, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e çok sert tepki göstererek eğitimde laiklik ilkesinin zedelendiğini vurguladı.
"Adaletsizliklerle dolu bir tablo çıktı"
2024/2025'in adaletsizlik yılı olduğunu söyleyen Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı Onur Gündüz, "2024/2025 eğitim-öğretim yılı sona erdi ancak ardında çözümsüz sorunlar, derinleşen eşitsizlikler ve adaletsizliklerle dolu bir tablo bıraktı. Eğitim sistemi, yıl boyunca güven vermeyen, huzursuzluk yaratan ve karanlık bir gelecek vaat eden bir yapıya büründü." diye konuştu.
"Çocuklarımız eğitimden uzaklaşıyor"
Şube Başkanı Onur Gündüz, "Okullar, depreme dayanıksız ve hijyen koşullarından uzak, fiziki olarak yetersiz haldeydi. Veliler temizlik yapmaya zorlanırken, kadrolu personel atamaları yapılmadı. Yaklaşık 1,5 milyon çocuk örgün eğitim dışında kaldı; kimisi ekonomik yetersizlik nedeniyle, kimisi taşımalı eğitim engeliyle, kimisi de çocuk işçiliği ve erken yaşta evlilik gibi sorunlarla eğitimden uzaklaştı." ifadelerini kullandı.
"Bilim dışı bir müfredat dayatıldı"
Başkan Onur Gündüz, "İkili ve taşımalı eğitim uygulamaları son bulmadı, aksine yaygınlaştı. Çocuklara bir öğün ücretsiz yemek sözü tutulmadı. Eğitimin kamusal niteliği zayıflatıldı, özel okul sayısı katlandı. Bu durum, gelir düzeyine göre farklılaşan eğitim fırsatlarını kalıcı hale getirdi. Mesleki Eğitim Merkezleri, çocuk emeğinin istismar edildiği, iş kazalarının yaşandığı alanlara dönüştü. Devlet, kaynakları öğrencilere değil patronlara aktardı. Tarikat ve cemaatlerle yapılan protokollerle eğitimde laiklik ilkesi zedelendi, bilim dışı ve ideolojik bir müfredat dayatıldı." diye ifade etti.
"Konteynerlerde eğitim verilmeye çalışılıyor"
Gündüz, "Eğitime ayrılan bütçe yetersiz kaldı; öğretmenler yoksulluk sınırında maaşlarla çalıştı. Atamalar ihtiyacı karşılamadı, mülakat sistemi keyfiliği artırdı. Öğretmenler sürgün edildi, meslek onuru zedelendi. Deprem bölgesinde ise hâlâ konteyner sınıflarda eğitim verilmeye çalışılıyor." ifadelerini kullanarak sözlerine şöyle devam etti:
Başkan Gündüz, "Zorunlu eğitimi hedef alan yeni modeller, özellikle yoksul ve kız çocuklarını sistem dışına itme riski taşıyor. Eğitim politikaları çocukların değil, piyasaların ve ideolojik yapılarla iş birliğinin ihtiyaçlarına göre şekillendiriliyor. Tüm bu tabloya rağmen, bu ülkenin çocuklarının umutla, bilimle, refahla büyümeyi hak ettiği inancıyla mücadele sürecek. Bu karanlık tablo onların geleceği olmayacak." dedi.
