Diyanet'in Bu Haftaki Hutbesi: Fedakârlığın Zirvesi: Îsâr
Diyanet İşleri Başkanlığı, bu haftaki Cuma hutbesinde 'Fedakârlığın Zirvesi: Îsâr' konusunu işleyerek Müslümanlara yardımlaşma, paylaşma ve kardeşlik bilincini hatırlattı. Hutbede, İslam'ın ideal toplum hedefinin, birbirini seven, iyilikte yarışan ve fedakârlığı yaşam düsturu hâline getiren bireylerden oluştuğu vurgulandı.
“Îsâr, bencillik ve kıskançlığı ortadan kaldıran yüce bir duygudur”
Hutbede, îsârın Allah rızası için başkalarının ihtiyaçlarını kendi imkânları doğrultusunda karşılamaya çalışmak olduğu belirtilerek, bu erdemin kişiyi cimrilik, bencillik ve kıskançlık gibi kötü duygulardan arındırdığı ifade edildi. Engelli bireylere hayatı kolaylaştırmanın, aile bireylerinin gönlünü hoş tutmanın, komşulara ve mazlumlara destek olmanın îsârın gereği olduğu dile getirildi.
“Gazze’deki mazlumlardan komşuya kadar herkes için fedakârlık”
Hutbede, kimi zaman maldan, kimi zaman da kişisel rahatlıktan vazgeçerek mazlumlara destek olmanın önemine dikkat çekildi. Özellikle Gazze’deki zulüm altında yaşayan Müslümanlara hem maddi hem manevi destek verilmesi gerektiği hatırlatıldı.
Peygamberimiz ve sahabenin îsâr örnekleri anlatıldı
Cuma hutbesinde, Peygamber Efendimiz (s.a.s) ve sahabenin fedakârlık konusundaki örnekliği hatırlatılarak, “Onlar, yiyeceklerini yoksula, yetime ve esire seve seve ikram ederler…” ayeti gündeme getirildi. Efendimizin “Kendiniz için istediğinizi mümin kardeşiniz için de istemedikçe iman etmiş olmazsınız” hadisi ile îsârın imanın bir parçası olduğu vurgulandı.
Hutbeden günlük hayata dair çarpıcı uyarılar
Hutbede, îsâr ahlakının hayatın her alanında uygulanması gerektiği belirtilerek toplumda sık görülen bazı olumsuz davranışlara dikkat çekildi:
Trafikte yol vermeme, ambulans ve itfaiyeye engel olma
Engelli park yerlerinin işgal edilmesi
Komşuları rahatsız eden yüksek müzik ve gürültü
Satışta kusurlu ürünün gizlenmesi ve helal hassasiyetinin zayıflaması
Toplu taşımada yaşlı, hamile ve hastalara yer verilmeyecek kadar bencilleşme
Bu davranışların îsâr ruhuyla bağdaşmadığı ifade edildi.
“Nerede bir ihtiyaç sahibi varsa onun yardımına koşmalıyız”
Hutbede, Müslümanlara “İyilik ve takvada yardımlaşın” ayeti hatırlatılarak ihtiyaç sahiplerine destek olmanın bir sorumluluk olduğu tekrar edildi. Hutbe, Peygamber Efendimizin “Kul, kardeşinin yardımında olduğu sürece Allah da onun yardımcısı olur” hadisiyle sona erdi.