Besin zehirlenmelerinde hayati uyarılar
Dr. Ayşegül İşlek Yüksel, 'Hangi besin, hangi bakteriyi taşır?' ve 'Vücudumuz bu toksinlere nasıl tepki verir?' sorularını yanıtlayarak hayati uyarılarda bulundu.
Besin zehirlenmesinin herhangi bir yiyecek ya da içeceğin tüketimi sonucu meydana gelen enfeksiyon veya intoksikasyon durumuna verilen genel bir isim olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Yüksel, "Özellikle halk sağlığını yakından ilgilendiren ve yaz aylarında artan bu yaygın hastalık grubu, çoğu zaman hafif seyirli ve kısa sürelidir. Ancak kış aylarında da zehirlenmeye yol açan besinler ve kişilerle ilişkili faktörlere bağlı olarak zaman zaman ağır seyredebilir, hatta ölümcül olabilir. Besin kaynaklı hastalıklara herkes yakalanabilir ancak bebekler, çocuklar, gebeler, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler bu duruma karşı çok daha duyarlıdır" ifadelerine yer verdi.
Hangi bakteri hangi besinden bulaşır
Uzm. Dr. Yüksel, besin zehirlenmesine yol açan bakterileri, kaynaklarını ve vücutta oluşturduğu etkileri şu şekilde açıkladı:
"Çiğ besinlerdeki tehlike salmonella: Salmonella türleri, kuşlar dâhil birçok çiftlik ve kümes hayvanlarının bağırsaklarında bulunur. Bu nedenle çiğ veya iyi pişmemiş tavuk, et, yumurta, balık ve pastörize edilmemiş sütler salmonella türlerinin üremesi için iyi birer kaynaktır. Özellikle sokak sütleri, pastörize edilmedikleri için salmonella açısından büyük risk taşır. Yumurtanın sadece kullanılmadan hemen önce yıkanması gerekirken; kırık, çatlak ve dışkı ile kirlenmiş yumurtalar asla satın alınmamalıdır.
Ölümcül konserve zehri clostridium botulinum: En ciddi ve ölümcül olan besin zehirlenmesi, "clostridium botulinum" adlı bakterinin yol açtığı zehirlenmedir. Bu bakteri, bakteriler içinde en öldürücü ve etkili zehre (botulinum toksini) sahip olandır. Toprakta, kaynak sularında ve deniz suyunda bulunan bu bakteri, oksijensiz ortamda çoğalabildiğinden özellikle evde yapılan ve doğru hazırlanmamış konserve yiyecekler en önemli zehirlenme kaynaklarıdır. Etkisi 2-3 güne kadar ortaya çıkabilir. Sinir sisteminde felç yaparak solunumu engeller ve ölüme neden olur. Konservelerde alt ve üst kapakların şişkin, bombe yapmış olması içerisinde bu bakterilerin ürediğinin en önemli göstergesidir.
Kıyma ve kirli sulardan gelen e.coli: Escherichia coli (E.coli), insan ve hayvan bağırsaklarında yaygın olarak bulunan bir bakteridir. Hayvansal yiyeceklerle insanlara bulaşan bu bakterinin hızla ürediği besinler; çiğ ve iyi pişmemiş kıyma, pastörize edilmemiş sütler, dışkı ile kontamine olmuş kaynak suları ve kirli sularla sulanmış, iyi yıkanmamış sebze ve meyvelerdir.
Hijyen eksikliği bakterisi staphlylococcus aureus: Bu bakteri doğal olarak insanların burnunda, boğazında ve derisinde bulunur. Ayrıca deri üzerindeki çıban, sivilce, iltihaplanmış yaralar ve kesiklerde de mevcuttur. Temel bulaşma kaynağı, besinle uğraşan kişilerdir. Özellikle süt ürünleri, salatalar, kremalı pastalar, diğer tatlılar, çiğ et ve kümes hayvanı etlerinde kolayca ürer. Önemli bir nokta şudur ki; staphylococcus aureus tarafından üretilen toksinler normal pişirme ile yok edilemez.
Pirinç ve makarnadaki gizli tehlike bacillus cereus: Sıklıkla toprak ve birçok bitkide bulunan bu bakteri, özellikle pirinç, makarna, kremalar ve sütlü pudinglerde hızla üreyebilir. Zehirlenmenin temel kaynağı genellikle pişmiş pirinç içeren yiyeceklerin uygun olmayan şekilde soğutulup tekrar ısıtılmasıdır.
Soğuğa dayanıklı bakteri listeria monocytogenes: Çevrede yaygın bulunan bu bakteri oldukça dayanıklıdır ve donma derecesine yakın sıcaklıklarda bile üreyebilir. Büyük kısmı çiğ et, tavuk, dondurulmuş besinler, peynir ve krema kaynaklıdır.
Deniz ürünleri ve vibrio türleri: Genellikle deniz suyunda bulunan vibrio parahaemolyticus, deniz suyunun ısındığı yaz aylarında artış gösterir. Gastroenterit çoğu zaman, özellikle kabuklu deniz ürünleri olmak üzere az pişmiş deniz ürünlerinin tüketilmesinden sonra ortaya çıkar. Ayrıca özellikle kirli sularda yaşayan midyelerin içinde vibrio, salmonella, E. coli gibi bakteriler bulunabilir."