Alperenler Danıştay'ın kararına kınama

Coşkun Arslan yaptığı açıklamada, "Acı bir gerçektir ki ülkemiz gittikçe alkol ve uyuşturucu batağına saplanmaktadır. 1930'lu yıllarda kişi başına 1 litre olan alkol tüketimi bugün 20 litreye yükselmiştir. Alkol kullanım yaşı 11'e kadar düşerken, ülkemizde 7 milyonu bağımlı 25 milyon alkol kullanıcısı bulunmaktadır. İstatistikler cinayetlerin yüzde 85'i, trafik kazalarının yüzde 65'i ve aile içi şiddet olaylarının yüzde 70'inin de alkolden kaynaklandığını ortaya koymaktadır" dedi.

Anayasa'nın 58. maddesinin devlete gençleri alkol ve uyuşturucudan koruma görevi verirken, Dünya Sağlık Örgütü'nün 1995'te imzalanan 'Alkolle İlgili Avrupa Şartı'nda ise "Bütün küçük ve genç yetişkinlerin alkol tüketiminin olumsuz etkilerinden ve alkollü içki reklamlarından arındırılmış bir çevrede büyüme hakkı vardır" denildiğine dikkat çeken Arslan, "Aynı zamanda batı ülkelerinde gençliğin alkol ve uyuşturucudan korunması konusunda daha sert yaptırımlar mevcuttur" diye konuştu.

Türkiye Yeşilay Derneği tarafından yayınlanan ve birbirinden çarpıcı rakamların yer aldığı raporda ülkenin alkol tuzağına sürüklenişine ilişkin ilginç tespitlerin yer aldığını ifade eden Coşkun Arslan, "46 lisede yapılan 'alkol, sigara ve uyuşturucu alışkanlıkları' araştırmasına göre alkol kullanan öğrenci sayısı yüzde 23.6 olarak tespit edilmiş ve alkole başlama yaşının 11 ve uyuşturucuya başlama yaşının 12'ye kadar düştüğü görülmüştür. Bunda da, içkili eğlence reklamları ve alkol tüketimini teşvik eden
yayınlar ve özellikle medya organlarındaki reklamlar ile bazı TV dizilerindeki içki kullanımını teşvik edici görüntüler gençlerin alkole alışmalarında etkili olduğu belirlenmiştir. Bütün bu gerçekler göz önüne alındığında toplum için zararı tartışılmayacak kadar açık olan içkiyi bırakın yasaklamayı sınırlama getirilmeye kalkışıldığında bile fevkalade bir tepki ile karşı karşıya kalınmasına anlam veremiyoruz. Her ne kadar farklı gerekçeler gösteriliyor olsa da asıl gerekçe içkiyi dinimizin haram kılmasıdır. Asıl düşünce birilerinin halen daha İslam'ı bir tehlike olarak görüp, İslam'ın emirlerine karşı tavır almasıdır" açıklamasında bulundu.

"Gençlerimizi zararlı alışkanlıklardan korumak gayesiyle sigara hususunda gösterilen hassasiyet içki konusunda da gösterilmelidir" diyen Alperen Ocakları Samsun İl Başkanı Coşkun Arslan şöyle konuştu:

"Özellikle her türlü gayri meşru ilişkiyi normalleştirerek insanlarımızın karşısına çıkartan ve su gibi içki tüketilen TV dizilerinde de sigara hususunda gösterilen hassasiyet gösterilmeli, içki yasağı getirilmelidir. Bu bağlamda Danıştay'ın iptal ettiği yönetmelik küresel mücadele politikaları ve AB mevzuatının çizdiği çerçeve ile kıyaslandığında çok yetersizdir. Yetersiz olan bu yönetmeliğin iptali dahi konuya ne kadar ideolojik yaklaşıldığının göstergesidir. Gençliği alkole karşı korumada geç kaldığımız sürece, bu ülkede, tekne turlarıyla alkol partileri düzenleyen ilköğretim öğrencilerini daha fazla görmeye başlarız. O nedenle konu uzmanlarıyla çok kapsamlı bir şekilde ele alınmalı, alkol terörüne bir an önce gerekli kanunlarda değişiklikler yapmak suretiyle 'dur' denilmelidir. En önemli zenginliğimiz olan gençliğimizin alkol denizinde boğulmasına sessiz kalmayacağımızı belirtiyor, hükümeti Anayasa'nın 58. maddesini uygulamaya davet ediyor, Danıştay'ın verdiği kararı kınıyoruz."(İHA)