200 Yıllık Miras Yeniden Tezgahta
Samsun'un Vezirköprü ilçesi'nde asırlık miras devam ediyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığından kısa süre önce “Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı” unvanını alan Sümeyye Naçar, kökleri iki asra uzanan kilim dokuma geleneğini 12 öğrencisiyle birlikte geleceğe taşıyor. 42 yaşındaki usta öğretici, dokumacılığın kendi ailesinde nesilden nesile aktarılan bir kültür olduğunu vurgulayarak, “Bu iş bizim evde nefes almak gibi doğal bir şeydi. Annem de geçimini bununla sağlardı. Tahtaköprü’de başladığım dokuma yolculuğuna şimdi Sarıdibek’te devam ediyorum. Bildiğimiz kadarıyla bu geleneğin geçmişi 200 yıla dayanıyor” dedi.
Yün Kırpmadan Tezgâha: Emekle Örülen Yolculuk
Kilim üretiminin zahmetli sürecini anlatan Naçar, yünün koyundan kırpıldıktan sonra temizlendiğini, eğrildiğini ve çıkrıkla bükülerek çözgüye hazır hale getirildiğini söyledi. Motiflerin sıralı bir düzenle işlendiğini belirten usta, “Fare dişi, sızı, çobanıliğmez ve göbek bağı gibi motifler bizim kültürümüzün dili. Büyük kilimlerde günde en fazla 10 santimetre dokuyabiliyoruz. Bir kilimi tamamlamak neredeyse bir ay sürüyor” diye konuştu.
“Dokuma Sabırdır, Emektir, Kültüre Sahip Çıkmaktır”
Kursların büyük kısmını kendi çabalarıyla devam ettirdiklerini ifade eden Naçar, Vezirköprü Kaymakamı Özgür Kaya’nın da destek verdiğini söyleyerek dokuma sanatının zorluklarına rağmen yaşatılması gerektiğinin altını çizdi.
Atölyede çalışan 19 yaşındaki genç bir kursiyer ise 6 aydır dokuma eğitimi aldığını belirterek, köylerdeki gençlerin bu tür geleneksel sanatlara yönelmesi için daha fazla destek verilmesi gerektiğini dile getirdi. Bir başka çalışan da dokumacılığın unutulmaması için emek verdiklerini, yetkililerden bu kültürü koruyacak adımlar beklediklerini söyledi.
