Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

YAZIK; Sizin gibi TÜRK’ÜM, Müslüman’ım diyenlere. Yeminmiş. Yesinler yem

YAZIK; Sizin gibi TÜRK’ÜM, Müslüman’ım diyenlere. Yeminmiş. Yesinler yem

Şu gündeme bakın. Bir yanda YEMİN KRİZİ, diğer yanda çiftçileri vuran fırtına…

Bir tarafta Ramazan ayı ve elbette ki son yıllarda adeta ben filancadan daha muhteşem iftar çadırı kurdum, diğeri yok o reklama gidiyor ben Allah için sessiz sedasız çadır kurdum yardım ediyorum diyenler,

Kısacası İFTAR ÇADIR showlarını iyi izleyin. Hatta bir ay boyunca izleyeceğiz nasıl olsa. Ne yazık ki; Biz de mecburen gidip haberlerini yapmak durumunda kalacağız. İyi izleyin; Kimisi kıyı kenarda bir çadır kurmuş, kimisi şehrin ücra yerinde, kimisi meydanlarda. Coşku, reklam, fakir-fukara edebiyatı alacak başını gidecek görün de bakın.

Ama hiç kimse demeyecek ve demiyor ki; Bu fakirleri yılda bir ay yani Ramazan ayların da mı hatırlıyorsunuz. Fakirler her ay, yılın her günü fakir ve yemeğe muhtaç dememek gerekmez mi? Bizim siyaset böyle. Anlık yaşanır gider. Tıpkı gençlik aşkları gibi…

Yerseniz diyeceğim ama bizimkiler bayağı tere yağ gibi yiyor. Görüyoruz.  Yeter ki birisi Allah lafzını ağzından çıkartmasın el pençe önünde dikilir nasıl olsa hemen birileri…

Ya yemin krizlerine ne demeli? Sonra: Yemin Türkçe mi olmalı, yabancı mı? Tanrı mı, Allah mı denilmeli?! Asırlardır yabancı yemin eden Doktorların yeminlerinde ki TANRI kelimesi ALLAH ifadesi ile değiştirilmiş. Profesörlerin, alim ulemaların ve halkın gözü önüne bulunan zatı muhteremlerin takıldıkları noktaya bakın hele.

Ya o doktorlarımızın elin yabancı adamlarının isimleri üzerine yemin etmesine neden sessiz kalındı ve hala ettiriliyor. Madem yemin edeceksiniz, adam gibi kendimize, milletimize, devletimize göre yemin edin.

Madem fakir doyuracak, giyindireceksiniz adam gibi giyindirin, yedirin. Ramazan ayından ramazan ayına yemek vererek, Elin gâvurunun adı üzerine yemin ettirerek! Sonra da çıkıp Müslüman’ız, Türk’üz diyeceksiniz. Türk olduğumuzu iddia edecekseniz...

Olmaz olsun sizin gibi TÜRK’ÜM diyene, Müslüman’ım diyenlere, Yazıklar olsun sizin gibi Fakir-fukara doyuranlara.

Fakir- fukara da bizim, doktoru, Milletvekili de bizim. O zaman neden kendimize özümüze dönmüyoruz da, ille de yılda bir fakir doyurmaya, elin adamlarının adına yemin ettirmeye çabalıyor yırtınıyoruz!?. Madem tepkilisiniz beyler; İlk önce cesaretiniz varsa TBMM de ki yemini değiştirin, sonra doktorların yeminini ve en son Allah’ın emri için fakir fukara doyurun. Reklam, makam, koltuk, halka şirin görünmek için değil…

Sonra geçin milletin karşısına Allah lafzını ağzınıza layığı ile alın. Türklüğünüzü gırtlağınız yırtılana kadar bağırın görelim. Bi yerleriniz yetiyorsa…

Her yerinden riya akarak TANRI demenin, ALLAH demenin manası da anlamı da, yemini de, doyurması da yok. Önce kalbinizi Allah a doğru ve dürüst şekilde özünden yöneltin gerisi nasıl olsa gelir. Yalan, riya ve sahte sözlerle laf ebeliği yapmasınlar artık yeter.

Yeminmiş. Yesinler yemininizi… Yesinler fakir- fukara doyuranlarınızı. Sahtekârlığın, riyanın doruk noktasına ulaştınız farkında mısınız? Yazık ki halk görmek istemiyor, bir görseler var ya…

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın… 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol ŞEKER Arşivi