VURAL YEŞİLYURT

Toprağın Feryadı: Tarımda Sürdürülebilirlik Şart!

VURAL YEŞİLYURT

Bir tarlaya adım attığınızda, toprağın size bir şeyler fısıldadığını hissedersiniz. Bazı yerlerde bereketin tatlı şarkısı duyulur, bazılarında ise kuraklığın ve yorgunluğun sessiz çığlığı… Türkiye’nin tarım alanları da işte tam bu yol ayrımında. Ya sürdürülebilir yöntemlerle toprağımızı geleceğe taşırız ya da kaybolmaya yüz tutan verimlilikle boğuşuruz.

Sürdürülebilir Tarım Ne Demek?

Sürdürülebilir tarım, doğayla kavga etmek yerine onun dengesine uyum sağlamayı amaçlayan bir üretim modelidir. Toprak, su ve biyolojik çeşitliliği koruyarak hem bugünün hem de geleceğin ihtiyaçlarını karşılamayı hedefler. Peki, bu nasıl olacak?

Kimyasal Bağımlılığı Bırakmalıyız

Türkiye’de tarım, uzun yıllardır kimyasal gübre ve pestisitlerin ağır yükü altında. Evet, bu maddeler kısa vadede verimi artırıyor ama uzun vadede toprağın canlılığını yok ediyor. Oysa organik gübreler, yeşil gübreleme ve biyolojik mücadele yöntemleri kullanılarak doğaya zarar vermeden tarım yapmak mümkün.

Su Yönetimi Olmazsa Olmaz

Kuraklık artık kapımızda değil, içeri girdi ve oturdu. Türkiye’de tarımda suyun büyük bir kısmı vahşi sulama ile harcanıyor. Damla sulama, yağmurlama sistemleri ve kuraklığa dayanıklı bitkilerin teşvik edilmesi şart. Suyun her damlası altın değerinde, ama biz onu hala hoyratça harcıyoruz.

Atalık Tohumlar ve Çeşitlilik

Yerel tohumlar yıllardır süregelen iklim koşullarına uyum sağlamış, hastalıklara karşı daha dirençli ve kimyasal gübreye daha az ihtiyaç duyan doğal miraslarımızdır. Hibrit ve GDO’lu tohumlarla kısa vadeli çözümler peşinde koşmak yerine, ata tohumlarımızı korumalı ve yaygınlaştırmalıyız.

Üreticiyi Değil, Aracıları Azaltalım

Bir çiftçi sabahın köründe uyanıp gün boyu tarlada çalışıyor ama kazandığı para aracılar arasında eriyip gidiyor. Çiftçinin doğrudan tüketiciyle buluşabileceği kooperatiflerin güçlendirilmesi, sürdürülebilir tarımın en önemli ayaklarından biri. Eğer üretici kazanmazsa, toprak da kazanmaz.

Sonuç: Toprakla Barışık Bir Tarım Mümkün

Sürdürülebilir tarım romantik bir hayal değil, uygulanabilir bir zorunluluktur. Toprağı, suyu ve üreticiyi koruyarak hem doğayı hem de ekonomiyi kalkındırabiliriz. Eğer bugün bu adımları atmazsak, yarın soframızda sadece ithal gıdalar ve betonlaşmış tarım alanları bulacağız.

Tarımın geleceği, sürdürülebilirlikle şekillenecek. Ya bu değişime ayak uyduracağız ya da toprağın çığlığını daha da derinden hissedeceğiz. Karar bizim.

Yazarın Diğer Yazıları