MUSTAFA ALTIKATOĞLU

MUSTAFA ALTIKATOĞLU

TEMEL İNSAN HAKLARI 2

TEMEL İNSAN HAKLARI 2

Özel hayat kavramı, kişinin başkalarının görmesini, duymasını veya bilgi edinmesini istemediği özellikleri, durumları, mekânları, belgeleri vb. ifade eder. Örneğin kişinin aile hayat, evi, özel evrakları, yazışma ve haberleşmeleri, sırları ve bunlarla ilgili bilgilerin hepsi özel hayat kavramına dâhildir. Özel hayat, üçüncü kişilerin merak alanı dışında kalması gereken, kişiye özgü ve ona özel yaşama alanıdır. İnsanların bireysel özgürlüğünü ve mahremiyetini koruması için önemli ve gereklidir. Özel alanlarını kısmen veya tamamen başkalarının bilgisine açıp açmamak veya başkalarını bu alana dâhil etmemek kişilerin kendi takdirinde olan bir konudur. Kişinin kendi bireysel hayatını başkalarının karışmasından muaf olarak serbestçe düzenlemesi ve yaşamasına saygı gösterilmesi, onun manevi varlığına gösterilen saygının bir ifadesidir.

 Toplumsal hayat iş bölümüyle yürür, toplumu oluşturan bireylerin her biri kendi yetenek ve imkânları ölçüsünde bir iş yaparlar. Yapılan işlerden kimisi meslektir. Meslek belli bir eğitim ile kazanılan sistemli bilgi ve becerilere dayalıdır, icra edilmesi belirli kurallara bağlıdır ve karşılığında para kazanılır. Dolayısıyla mesleğin gereği olan bilgi yeterliklere sahip olmak gerekir. Kişi mesleğini severek, her zaman adeta ilk defa icra ediyormuşçasına taze bir özenle ve sabırla yürütmelidir.

Böylece hem ürünü onun göğsünü kabartır, hem kişisel hayatında mutluluğu yakalar, hem de mesleğinin genel gelişimine ve diğer meslektaşlarına katkıda bulunur. Bu sebeple kişi mesleğinde yetişme aşamasında da ustalık aşamasında da sürekli dürüst çalışma içinde olmalıdır. 

Toplumdaki her bir meslek sayesinde toplumun diğer fertlerine ihtiyaçları olan ürünün ve hizmetler sunulur. İhtiyaçların görülmesi ise meslek erbabının işlerini olması gereken  biçimde yapmasıyla, hile ve aldatmalardan uzak kalmasıyla mümkündür. Eksik, bozuk, hatalı ürün ve hizmetler, hem onların üretilmesinde kullanılan insan gücüne ve maddi kaynağa hem de ihtiyaçlarını gidermek üzere onları temin eden kişilere zulümdür.
Zira zulüm, bir şeyi olması gerektiğinden farklı şekilde icra etmekle ortaya çıkar ve yapandan başlayarak tüm topluma zarar verir. Aynı geminin yolcularından birinin geminin zeminini delmesi, geminin batmasına ve tüm yolcuların felaketine sebep olur.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
MUSTAFA ALTIKATOĞLU Arşivi