Prof. Dr. Keyman: "15 Temmuz püskürtülmeseydi Afrin operasyonunu yapamazdık”

Prof. Dr. Keyman: "15 Temmuz püskürtülmeseydi Afrin operasyonunu yapamazdık”
 Samsun’da düzenlenen FETÖ çalıştayında konuşan Prof. Dr. Fuat Keyman, “15 Temmuz darbe girişimi Türkiye'nin bağımsızlığını ortadan kaldırmaya çalışan bir darbeydi. Bu darbe püskürtülmeseydi Afrin operasyonunu yapamazdık, Fırat Kalkanı'nı yapamazdık, bu

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) tarafından düzenlenen "Siyasi, Sosyal ve Kültürel Boyutlarıyla 15 Temmuz ve FETÖ Çalıştayı” başladı. Üniversitelerin; toplumsal sorunları bilimsel bir perspektifle anlama, analiz etme ve çözüm önerileri üretme misyonundan hareketle hazırlanan çalıştayda; 15 Temmuz ihanet ve darbe girişimi ile FETÖ terör örgütü mercek altına alınıyor. Çalıştayın açılış konferansı, OMÜ Uzaktan Eğitim Merkezi(UZEM) Konferans Salonu'nda yapıldı. 

Bilgiç: "Aldıkları emirlerin kendilerini vatan haini noktasına getireceğini öngöremediler”
Çalıştayın açılış konuşmasını yapan OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, "Akademik camia olarak gerçeği arayan ve gerçeklerin ortaya çıkarılmasıyla yükümlü olan bir camiayız. Bu çalıştayla ülkemize yapılan hain kalkışmayı akademik olarak ele alıyoruz. Bu çalıştayla bundan sonraki süreçte ülkemizin bu tür olayların önüne geçecek gerçekleri paylaşmayı amaçlıyoruz. Dünyaya hakim olmaya çalışan güçler kendilerine sorun çıkarabilecek ülkeleri istemez. Fakat bu ülkülerin bunu düşünmesi normal ama bizim bu tuzaklara düşmememiz lazım. FETÖ'ye mensup olan insanlar bu toplumun birer ferdi. FETÖ'nün içerisinde yer alan çoğu insan bu ülkeye hizmet ettiklerini düşünüyordu. Ama bunların en büyük zaafı akıllarına başkasının iradesine verip bu oluşumun içerisinde yer almaları idi. Birey olmaktan çıkmış en üstten gelen emirleri yerine getiren birer asker olarak hareket ettikleri için yaptıkları şeyin doğruluğunu ve yanlışlığını tartışmıyorlardı. Tabii bu emirlerin kendilerini vatan haini noktasına getireceğini öngöremediler. Bizim toplum olarak bunu çok iyi görmemiz lazım. Toplum içerinde çeşitli grupların içerisinde olan insanların birey olarak özelliklerini korumaları gerekiyor. Bizim gibi toplumlar bir yapının içerisine girdiği zaman artık fanatik bir mensubu oluyor. Kendisine ne emredilirse emredenlerin kerameti olduğunu kabul ederek hedefe ulaşmak için de her yolu mubah kabul ediyor. Bunları iyi irdelememiz gerekiyor. Allah'ın bize verdiği ettiği aklı kimseye teslim etmememiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.

20180223aw315048_04.jpg

Keyman: "Siyasi istikrarın olduğu bir dönemde darbe yapıldı"
15 Temmuz'un üzerinde çok ciddi olarak çalışılması gereken bir olay olduğunu belirten Prof. Dr. Fuat Keyman, "15 Temmuz darbe girişimi özgün bir olaydır. 1945 Türkiye'nin demokrasiye geçişinden bu güne kadar çok partili hayat darbelerle kesilmiştir. 1960, 1970, 1980 darbesi, 28 Şubat 1997 post modern darbesi, 27 Nisan 2007 e- darbesi gibi darbelerle siyasi ve ekonomik istikrarı kesilen bir Türkiye bir darbe daha yemiş oldu. Ama diğer darbelere göre 15 Temmuz'un çok özgün bir yapısı var. Çünkü darbeler genelde siyasi istikrarsızlığın olduğu dönemlerde olur. Koalisyon hükümetlerinin olduğu, ülkenin yönetilemediği, siyasi istikrarın olmadığı dönemlerde olur. Biz iki yıl önceye baktığımızda güçlü bir siyasi istikrar var. Bütün seçimleri kazanan güçlü bir parti vardı. 1990'larla karşılaştırdığınız zaman siyasi istikrarın olduğu bir dönemde darbe yapıldı. Darbe koşullarının olmadığı bir dönemde Türkiye'ye darbe yapıldı" diye konuştu.

"Türkiye'nin eli kolu bağlanmak istendi" 
Keyman şöyle devam etti: “Türkiye bu darbeyi yaşarken ne tür sorunları vardı? 7 Haziran seçimlerinden sonra olan terör sorunundan bahsediyoruz. Hendek savaşlarından bahsediyoruz. 7 Haziran seçimlerinden sonra bu hendek savaşları nasıl çıktı. Bu hendek savaşlarının ortaya çıkmasının temel nedeni Suriye idi. Suriye ve Irak'ta çökmüş devletler temelinde orada kanton devlet düşünüldü. Yani orada devletleşme projesinin Türkiye'deki egemenlik temelindeki ilk deneyimiydi. Bugün geldiğimiz noktada Afrin operasyonu bu deneyimin Türkiye içindeyken esas nedeninin Türkiye dışında olan Türkiye sınırlarında bir devlet kurma ile ilgili yapı olduğunu görüyoruz. Türkiye kendi içinde parçalanmaya doğru gidildi ki Suriye'deki bu oluşuma karşı eli kolu bağlı kalması istendi. Orada bir terör koridoru oluşturarak kanton devlet oluşturularak Türkiye'nin Orta Doğu ile bağı kesilmesi amaçlandı."
 

20180223aw315048_05.jpg
"Darbe püskürtülmeseydi Afrin operasyonunu yapamazdık"

15 Temmuz'da Ankara'nın tarihinde görülmemiş saldırılar yaşadığını belirten Keyman, "Meclisin önündeki Kızılay'da, Gar'da olan saldırılara Türkiye'nin 11 Eylül'ü dedik. Türkiye'nin siyasal merkezine yapılan müdahaleydi. 3 tane 11 Eylül'ü Türkiye bir yıl içerisinde yaşadı. Türkiye bir terör sarmalının içerisine sokuldu. Nasıl oluyor da siyasi istikrarı olan, ekonomisi düzgün olan kentleşmiş Türkiye'de bu olaylar oluyor. Afrin operasyonunun başarılı olması Türkiye'nin 15 Temmuz'a vermiş olduğu yanıtla ilgilidir. 15 Temmuz darbe girişimi; darbe, işgal ve terörü iç içe taşıyan Türkiye'nin bağımsızlığını ortadan kaldırmaya çalışan bir darbeydi. Bu darbe püskürtülmeseydi Afrin operasyonunu yapamazdık. Fırat Kalkanı'nı yapamazdık. Bu terör koridoruna engel olamazdık" şeklinde konuştu. 
Konuşmaların ardından OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç, günün anısına Keyman'a OMÜ'de kendi adına dikilmiş bir fidan sertifikası ve hediye takdiminde bulundu.
2 gün sürecek çalıştay, dört oturum ve müzakerelerle devam edecek. Oturumlarda FETÖ’nün politik ve dini boyutu ve sosyolojik boyutu alanında uzman isimler tarafından analiz edilecek. Bu kapsamda, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç’in de başkanlık yapacağı oturum ve müzakerelere; Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mazhar Bağlı, TBMM İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Doç. Dr. Ahmet Yıldız, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Murat Yılmaz, Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Zeki İşcan, OMÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Aydın, Hitit Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Evkuran, OMÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Faruk Sancar, Başbakanlık Başdanışmanı Dr. Necdet Subaşı, Hitit Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hilmi Demir, Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kemal Ataman ve İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Tekin gibi bilim insanları katılacak.
Çalıştayda; FETÖ/PDY’nin niçin ve nasıl ortaya çıktığı, gizli gündemini gerçekleştirmek için ne tür stratejiler izlediği ve bundan sonraki süreçte sosyal rehabilitasyonun nasıl sağlanacağı gibi konulara odaklanılacak. "Siyasi, Sosyal ve Kültürel Boyutlarıyla 15 Temmuz ve FETÖ Çalıştayı"nda ele alınan konular, yapılan analizler ve ortaya çıkan sonuçlar, OMÜ yayını olarak sonrasında kamuoyuyla da paylaşılacak.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir