Ne diyelim ki.

Dün Çarşambanın haftası idi…

Ve elbette ki siyasetçilerde fırsattan istifade etmeyi düşününce…

Nasıl olsa köylü, çiftçi, memur, ev hanımı, esnaf, işçi velhasıl her katmandan insan çarşı pazarda olacaktı.

O nedenle de fırsat bu fırsat demişler.

AK Parti, CHP, MHP, DSP, SP, HAS Parti…

En az 2 en fazla 4 vekil adayları ile Çarşamba sokaklarını, çarşı pazarını, Muhtarlar Derneğini, Ziraat Odası Başkanlığı falan filan.

Gez dolaş sokakta tuttuğuna partinin vaatlerini sırala.

Ne çıkarsa bahtına.

Adeta dün partilerin oy toplama günü idi.

Peki vatandaşın rengi ne idi.

AK Partiden yola çıkalım. Bakan Demir ilk önce saat 10 da AK Parti İlçe binasında bir araya gelecekti. Milleti İlçe başkan ve yönetimi topladı meydana bekle bekle gelen giden yok. Bakan 11’ e doğru önce Özyılmaz Fındık Fabrikasına sonra İlkumut Özel Eğitim Merkezine gitti. İlkumut Özel Eğitim Merkezine girişi kaçıran konvoy İlçe girişinde ki dört yoldan geri dönüp Eğitim Merkezi önüne gelmesi dikkat çekti.

Millet İlçe binası önünde bekliyordu bu arada. Belediye Başkanı, İlçe Başkanı, yöneticiler, vatandaşlar falan filan.

Her neyse ilçe binasına geldi ve konuştu bakan her yerde ki konuşmalarına benzer konuşmasını…

***  

Sonra CHP ye gelince onlar 2 vekil Koç’ un tabiri ile gariban gariban küçük arabası korumasız ilçe binasına geldiler. Sarıcalı Mahallesinde ki SKM nin açılışını yaptılar. Ama onların partilileri ve sevenleri beklemedi. AK Partide Bakan Demir CHP ve MHP’ ye yüklenirken, Koç ve Çakır da AK Partiye yükleniyordu. Ama en dikkat çeken sözler Koç’ tan geldi. Yanımdan kırmızı plakalı ve farları açık, korumaları ile son sürat geçen araçları gördüm. Sonradan öğrendim ki Bakanımız Demir imiş. Ben korumalarla memleketime gelmekten zul duyarım…

***  

MHP de ise işler daha başka. MHP bir yanda hedefinin ilk sırasına AK Partiyi oturturken atışlarda hiç ıska geçmiyorlar. Ama bu arada ara sıra CHP de nasibini alıyor. Fakat Çakır sanırım Çarşamba’ da birazcık zorlanıyor gibi geliyor bana. Hani o vatandaşın deyimi ile, “O yanında ki genç delikanlı, Çarşambalı var ya!.( Av. Gürhan Gündüz’ ü kastediyorlar.) Hah o olmasa var yaaa!.

Her ne demekse o… Bu adamı sevdi bu ilçe ve Samsun ama anlamadı Çarşamba neden 5. sırada olduğunu. Hala ona yanıyor MHP li Çarşambalılar. Ama desteklerinden de vazgeçmiyorlar. Hesabı 13 Haziran sabahına bıraktık diyorlar.

*** 

SP de uzun yıllardır siyasetçilerin hemen hepsine sorduğum ama gerçekleştirmekten imtina ettikleri şekilde bir merhaba deyiş vardı. Çarşambanın sevilen ve sayılan ismi Salih Şen. O bol para harcayarak, şaşalı, gösterişli start vermekten öte Türk örf ve adetlerine uygun yere kurulmuş yer sofrasına bağdaş kurup oturdu. Partililer ve sevenleri ile kahvaltısını yaptı ve Erbakan Hocası gibi: Biz geçmişte kendimizi ispatlamış bir partiyiz. Rahmetli Liderimizin Adil Düzen ve Milli Görüş çizgisinde yolumuza devam edeceğiz. Milletimiz er yâda geç örfünü, âdetini ve Milli Değerlerini mutlaka yeniden sahiplenecektir. O gün Milli Görüşün ne olduğunu herkes görecektir. Milli Görüşü temsil ettiği iddia edilenlere 12 Haziran sabahı gereken dersi vereceğiz babında bir konuşma ile siyasete merhaba dedi. Bana göre de en çok sevilen görüntüsü yer sofrasına bağdaş kurup besmele ile başlaması oldu. Yolu açık olsun.

DSP’ de ise son dakika golünü yedik. DSP liler biz bölen değil aslında toparlayan ve Ülkenin gittiği yerinin yanlış ve hatalı olduğunu ve bunu önleyecek tek parti olduğumuzu kısacası Ülkenin sigortasının DSP olduğunu iletiyoruz. Halkımız her şeyi çok iyi görüyor. Bu meclise 4. parti sokmalı ve bu parti de DSP olmalıdır. Çünkü böylelikle AK Partinin tek başına iktidara giderek gelecek yıllarda ki korkuların sona ermesini sağlayacaktır diyerek açıklamalarda bulunmaları dikkat çekti.

Sonuç olarak dün oy toplama günü idi.

Kim karlı çıktı, kim çok oy topladı 12 Haziran akşamı hepimiz göreceğiz.

Ama aklımda kalan MHP ye verilen oylar ziyan olacaktır lafı…

CHP bu Ülkeyi yönetememiş ve halk onları iktidara getirmedi getirmeyecek sözü,

Gariban Koç ne yapsın biz küçük aracımızla gelirken Bakan Demir, korumalarla, kırmızı plakalı araçlarla geliyor. Halka bakışlarını anlayın. Tepeden bakıyorlar anlamına gelen konuşması.

Biz bakın tek laf etmedik.

Gerisi sizlerin düşüncesine ve yorumuna kalmış.

Siz en iyisini bilirsiniz…