Kamunun toplantı ve konferans salonu olmayınca devletin zirvesinin mecburi istikameti Göl Restaurant oluyor. Bakan Akif Çağatay Kılıç'ta bu vesile ile Kurban Bayramı Bayramlaşması için geldiği Çarşamba' da mecburen orayı tercih etti.

Bu  bayramda da bayramlaşmanın sönük geçtiği söylenebilir. Nedeni 15 Temmuz sonrası sendromu olsa gerek...

Konu Bakan Kılıç'ın konuşması. Bakın Bakan Kılıç neler söyledi. “Birlik ve beraberlik içerisinde kenetlenerek bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Üzerimizde büyük sorumluluk var. O dedi, bu dedi değil, elimizdeki belge ve bilgilerle konuşacağız.  Mücadelemiz adaletli ve adil bir şekilde devam edecek. Acımak yok, müsamaha yok. Hiç bir zaman onlara acımayacağız ama adil olacağız.  

Başbakanımız Binali Yıldırım çok güzel söz söyledi. Dedi ki; 'Söz üzerine söz değil, taş üzerine taş koymaya geldik." İş bu noktaya geldi konuşmayacak, iş yapacağız. 15 Temmuz gecesi milletimiz bize ağır bir sorumluluk verdi. Bunu yerine getireceğiz. 17-25 Aralık tarihinden beri Cumhurbaşkanımız her zaman söyledi. Bunlar çok fena. Bu FETÖ adeta milletin hayır için vermiş olduğu katkıları, hayır hasenatları, kan için kullanmış. O zaman bunları söylüyorduk. Bizlere inanmayanlar oluyordu.

Ama 15 Temmuz’da bunların gerçek yüzlerini gördük. Onun için acıma, müsamaha yok. Elimizdeki belgelerle, kılı kırk yararak işimize bakacağız. Herkes işine bakacak. Elinde belgesi olan gidecek bunu gerekli mercilere verecek. Yargıya verecek, hukuka verecek. Onlarda gerekli işlemlerini yapacak. Biz emniyet ve istihbaratla, hukuk ve yargıyla çok yakın çalışıyoruz. Sizlerde elinizde ne varsa yargıya teslim etmekle mükellefsiniz.

Bu noktada çalışmalarımız hızlı bir şekilde devam edecek. 15 Temmuz gecesinde de hızlı bir şekilde refleks veren yargıya da teşekkür ediyorum.

Herhalde Çarşamba’da da bu anlamda bir sıkıntı yok. Çarşamba’da bu çalışmalar en hızlı şekilde devam edecek.

***

Artık laf bitti, söz bitti, bayram bile bitti, icraat görelim...

Hani Millet 15 Temmuzdan bu yana büyük beklenti içinde idi. Hani şu meşhur siyaset ve büyük iş dünyası beklentilerini bekliyor herkes. Yargıya, CİMER, BİMER, ALO 140, OHAL Bürolarına yağmur gibi bilgi, belge aktığını duyuyor, biliyoruz. Laf bittiğine ve bayram da geçtiğine göre, İCRAATLARI GÖRELİM.

Millette bir bayram sonrası merakı ve beklenti oluşturulan sözler Bakanın ağzından da çıkınca millet daha da fazla bir heyecanla sonuç bekliyor göreceğiz...

O konuşma esnasında salonda Bakanın birilerinin gözüne bakarak konuşmasına takılmış katılanlar. Salonda duyumlarıma göre hiç renk yokmuş. Suratlar soluk, yüzler gergin, refleksler daha gergin...

Nedendir bilinmez... Bayram bitti şimdi icraat zamanı olduğu için mi olsa gerek bilemem ancak, bakan da bunları söyledi ise... İcraatı görelim.

Bilgi, belge, ihbarlarla dolu bilgisayarlarda ki dokümanlar siyasete mi kurban gider,

Yoksa siyaseti batsın deyip gereği mi yapılır göreceğiz. Çünkü bakan ne dedi:

Acımak yok, müsamaha yok. Hiç bir zaman onlara acımayacağız.

Acımadığınızı, müsamaha gösterilmediğini, siyasi kaygı duyulmadığını bu millet görecek. Herkes izlemede...

Sorumluluğun cevapları sabır ve merakla bekleniyor, unutmayın sakın...

İcraatı görelim...

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...