Ölümünün 5. Yılında Erbakan Hocamızı anıyoruz. O alim, o düşünür o devlet adamı özelliğiyle yaşadığı yıllara damgasını vurmuş, bir liderdir. Erbakan Hocamı anlatmak bize düşmez. Biz acizane aklımızdan geçeni ve onun savunduğu Milli Görüş davasında nefer olmuş biri olarak ‘Biraz bir şeyler karalayalım’ dedim.

Sol görüşlü bir ağabeyim dönüş yapmış, Milli Görüş saflarına katılmıştı. O da beni bu davayla buluşturdu 1984 yılında. Vakıflara, sohbetlere giderek insanlara Milli Görüşü anlattık. Köy-Köy, Mahalle-Mahalle, Ev-Ev, Kolumuzda video, sırtımızda televizyonlarla gezdik. Şevk Yılmazları, İmdat Kayaları, ve diğer hocalarımızın vaaz ve sohbet kasetlerini izlettik. Birçok sıkıntılar yaşadık. Ama dava hak davası olduğu için hiç yılmadık. Bu davada olmaktan gurur duyduk. Allah’a şükürler olsun.

Milli Görüş demek Erbakan demektir. O hem manevi yönüyle, hem de siyasi yönüyle bizlere yön veren bir liderdi. Biz Erbakan hocanın davasının dönen çarklarının küçük dişlileriydik. O davada uzun yıllarımız geçti. Ama halen daha o sevgi içimizde taze olarak yaşamaktadır.

Bugün ilçemde çok sevdiğim ağabeylerimin bu davada çok emeği vardır. Bugün dahi onları sokaklarda gördüğüm zaman o yıllarım aklıma gelir. Ve bu hatıralardan büyük haz duyarım. Samimi toplulukların tadı hiçbir zaman unutulmaz. Davası hak olan insanların sırtı yere gelmez. İşte Erbakan Hocam bize bunu öğretti. Erbakan hocam, ağır sanayi hamlesi, yerli üretimi savunan, ekonomiyi millileştirme çabalarıyla uğraşmış ender simalardandır. Yaptığı işler ve savunduğu tüm düşünceler bugün hayatta gerçekleşmiştir. İslam birliği düşüncesi, bir dehalık örneğidir. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde denk bütçe yapan tek liderdir. Erbakan Hoca, her yönüyle olay olmuş bir liderdi. Yahudiler ve Siyonistler onu sevmedi. Amerika onu hiç sevmedi. Çünkü hocam;  İslam davasının tavizsiz tek savunucusuydu. Onun çok gıybetini yaptılar, onun çok günahını aldılar.

Hani izde bir söz vardır; “Kaçan balık büyük olur.”
İnsanlar ölünce arkasında şunları yapmıştı, bunları yaşamıştı diye konuşuruz. Onu anlayamamışız diye söyleniriz. Biz Erbakan Hoca’yı anlattığımızda bize güler, bizlerle dalga geçerlerdi. Mitinglerimiz az insanlardan oluşurdu.İnsanlar bize bakıp gülerlerdi.  Biz o günleri yaşayanlardanız. Ama biz hiçbir zaman yılmadık. Gocunmadık, gücenmedik. Erbakan hocamızın hep arkasında olmuştuk. Şimdi Erbakan hocayı anlatmak kaldı bizlere. Bizin onu anlatmaya gücümüz yetmez. Bismillahirrahmanirrahim konulu 2 saat konferans veren birisini bizim anlatmamız yanlış olmaz mı? O âlim, Allah dostu bir ilim adamıdır. 28 Şubat’ta ki dik duruşu halen gözümün önündedir. Biz o dönemlerde de çok sıkıntılar çektik. Her türlü baskılara karşı direndik. Töhmet altında çok kaldık. Baskıların en alasını yaşadık. Ama yılmadık.Çünkü, Erbakan davası hak davaydı. Hak-Batıl davasıydı. Bugün ülkem Erbakanı, Muhsin başkanı tam anlamıyla anlayamamıştır. Onların fikirlerini kavrayamamıştır. Erbakan hoca bir dünya lideriydi. Dünya insanlığı için mücadele vermiş, dünya barışında katkısı olmuş, mazlumun yanında olmuş bir devlet adamıydı. Erbakan Hocam her yönüyle kendini İslam’a, insanlığa, ülkesine adamış ve hizmet etmiş bir liderdir.
MEKANI CENNET OLSUN…