Ülke gündemi öylesine şaşkın ki, kim nereye el atsa elinde kalıyor. FETÖ/PDY Terör Örgütü nedeni ile nerede ise yarısı, görevden alınan veya uzaklaştırılan Emniyet Teşkilatı da kendi içinde eksik kadroya rağmen, müthiş güzel çalışmalar çıkartıyor.

Çarşamba Emniyet Müdürlüğü yıllardan beridir zaten eksik kadro ile hizmet veriyordu.

Son olaylarla nerede ise eksiği bırakın yarısı gitti. Görevde ki Polis gece gündüz mesai mefhumu gözetmeksizin, çalışmalarını aynı titizlikle ve hassasiyetle sürdürüyor.

Bunca sıkıntı, dert yetmezmiş gibi bir de piyasaya çıkan dilenciler, hırsızlıklar vs, vs olaylarının ardından, dün bir de İNTİHAR ŞOVUMUZ EKSİKTİ oda oldu oh ne ala...

Adam önceki gün Gazi Devlet Hastanesi çatısına çıkmış, ertesi gün soluğu Çarşamba Değirmenbaşı caddesinde aldı.

Nereden buldu ise bu uyanık gariban(!), bir yolunu bulup çıkmış bir binanın 5. kat çatısına, sarkıtmış ayaklarını balkondan sarkıtır misal.

Aşağıya mesaj veriyor: İNTİHAR EDECEM...

Bu durumu gören vatandaşlar Polis 155' e haber vermiş. Polis anında olay yerine ulaştı ama ulaştığında yüzlerce vatandaşta sokağı çoktan sarmış.

İnanın bunca yıllık gazetecilik mesleğimde ilk kez tesadüfen olay yerinden geçerken olaya şahit oldum. Olay yerinde görüntü- fotoğraf alırken duyduklarım şaşırtmadı dersem yalan olur. Vatandaşların kimi "DERDİN NE OĞLUM" diyor, kimi ise "ATLA ATLA" diye bağırıyor... Millet olarak ne hikmetse seyre doyumsuzlaştık.

O genç atlasa sana ne, atlamasa sana ne? Eline ne geçecek. Kimse düşünmüyor ki o çocuk kendi akrabası, çocuğu olabilirdi... Varsa yoksa geyik muhabbeti.

Ama dedim ya! Polis kimsenin geyik muhabbetine bakmayıp işin ciddiyeti ve olayın vahametini hissedince koşarak çıkmış çatıya.

Müzakereci Polis canhıraş çaba gösteriyor ikna için. Bu arada bildiğim kadarı ile Çarşamba' da bir polis memuru müzakereci olarak görev yapıyor.

O da isminin Onur Heyder(19) olduğunu öğrendiğimiz genci kısa sürede ikna ederek çatıdan indirdi aşağıya. İndirilen genç Çarşamba İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü.

'Açım' dediği için Polisler önce karnını doyurdu. Sonra sorguya geçti.  Olay şaşırtıcı...

Kastamonu'lu olduğunu iddia etti. Dedim ya çok şaşırtıcı!? Çünkü son yıllarda ne oluyorsa sorun ve sıkıntılı tipler buradan çıkıyor.  Hastası, yardıma muhtacı vs, vs, vs...

Kastamonu Valiliği vatandaşları ile ilgilenmiyor mu? Bu tipler soluğu hemen Samsun' da, Çarşamba'da alıyor. Geçtiğimiz yıl da Hastane çatısını birisi denemişti hatırlarsanız. Bahaneleri hiç bitmiyor?

Önce ki gün çatı da 'Cenneti gördüm ona gitmek için atlayacağım', 'Allah için atlayacağım' diyen uyanık gariban(!) Onur Heyder, dün açlık ve garibanlık psikozuna sığınmaya başlamış...

Ayrıca; Kastamonu'dan sarımsak getirip satmak için geldiğini ama aracının arızalandığı için parasız aç susuz kaldığını iddia etti. Yani aracı, malı var. Ama derdi ne? Şov olmasa gerek. İyi araştırılmalı...

Gel çık işin içinden. Müzakereci Polis memuru olmasa, Emniyet işi sıkı tutmasa, sağlık ekibi olay yerine damlamıştı ama itfaiye gelene kadar genç ya atlasaydı?. Suçlu kim olacaktı.

Ama işin gerçeği bu tipler bu işleri alışkanlık yapmış, acındırarak gelir kapısı veya altında başka işler düşünülerek yapılan icraatlar. Bu tür girişimlere herkesin duyarlı ve uyanık olması gerekiyor. Biz uyaralım...

Ama ne olursa olsun yine de tebrikler Çarşamba Polisi ve müzakereci Polis Memuruna...

***

Bu arada artık şu sokak, cami önü, köprü dilencilerine çare acil bulunmalıdır. Abdullahpaşa cami merdivenleri yatak odaları olmuş. Burunlarının dibinde duran Zabıta acaba neden görmüyor? Köprü ve cami kapılarını hiç saymıyorum.

Çarşamba'da bu güne dek şükür tek bir tane intiharcı görmedim ne ilçe de ne de başka ilde. Çekici bir intihar merkezi cazibemiz mi var acaba? Ne dersiniz?

Polis eksik personelle daha ne yapsın...

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...