Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

Eyyy MHP ve Ülkücüler; "Ya özünüze dönün ya da bırakın gidin."

Eyyy MHP ve Ülkücüler; "Ya özünüze dönün ya da bırakın gidin."

Seçim bitti ama sancıları ve sıkıntıları bitmiyor. Demek ki AK Partiliyim demeyen en az % 50 MHP li var. Onlar neden kendilerini  anlamak zorunda kalırlar anlamadım bir türlü. Peki bu noktada MHP nerede hata yapıyor?..

Bize ulaşan ve mutlaka yaz diyen MHP ve ÜLKÜCÜLERİN isyanları şöyle: MHP ilk kaybını 2004 yerel seçim sürecinde Genel Başkan Dr. Devlet Bahçeli'nin oyumuz % bilmem kaçın altına düşerse aday olmayacağı sözü iddiası ile yıkma çalışması start vermişti. Bahçeli'nin sesi, duruşu çok sıkıntılı olabilir. Ama Lider Liderdir...

Rahmetli Liderleri Başbuğ Alpaslan Türkeş, En azından MHP'lileri 70 ve 80'ler de ki gibi sokaklara dökmeyerek, nasıl güçlü ve iradeli bir Lider olduğunu göstermişti. Başbuğ'dan sonra gelen Dr. Devlet Bahçeli' de onun yanında yetişmiş, onunla aynı taştan su içmiş bir isim. Yapılan her kongrede de Lider seçilmiştir.  Sonrasında her ne yaşandı ise yaşanmış olabilir ama Liderini bir teşkilat ve mensubu olduğu tebası sorgulamaya başladığı anda iki başlılık başladı ki bu başarısızlığın dama taşını oluşturdu. Bunu da bazı sözüm ona MHP'liler 2004 yılından buyana mükemmel yapıyor. Sıkışınca tu kaka başkan Bahçeli, aday adaylık sürecinde Başbuğ Bahçeli yapılıyor. Bu safsatalar bitirilmelidir.

Kim ne derse desin, ASIL SORUN BAŞBUĞ BAHÇELİ' DE DEĞİL; TAM AKSİNE BAHÇELİ'NİN TEPE EKİBİNDEDİR. Yani Genel Merkez binasına çöreklenmiş, kokuşmuş  "AHBAP-ÇAVUŞLAR VE KENDİ ÇIKARINA UYGUN, ONA- BUNA YAKIN, EŞ -DOST" kafa yapısında olan Genel Başkan Yardımcıları ve genel merkezde ki yetkili ve etkili isimler. Bu isimler  son 10 yıldır Genel Başkanlarına  (bir kaçı hariç) samimi değiller. Bu tipler zararlı ve yanlış olanlar. MHP her çıktığı seçim sonrası bunu bir türlü temizleyememiş ama o isimler hedef oklarını seçimlerin hemen akabinde Genel Başkana çevirmişlerdir. Lider yani büyüğe sözlerde ithaf edilen SAMİMİYET,  SEVGİ, SAYGI, DAVA BAĞLILIĞI kalmamış, ÖZEL BAĞLANTILAR AYYUKA ÇIKMIŞTIR.  Bahçeli, MHP binasının ön- dip bahçesini temizlemedikçe daha çok hüsranı yaşayacaktır. MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin tek eksiği ve hatası ETRAFINDA Kİ AYRIK OTLARINI TEMİZLEYEMEMESİDİR Kİ; SÜREKLİ KAN KEYBETTİRİLEN BİR MHP ortaya çıkartılmış ve AK Partinin ekmeğine tereyağ ve bal süren bu isimleri görememesidir. BAHÇELİ'NİN LİDERLİKTE Kİ TEK EKSİĞİ BUDUR... Tepede durum buymuş...

Gelelim Samsun' a...

Samsun'u tüm MHP'liler çok iyi biliyor bilmesine ama her nedendir bilinmez korkudan mı, yoksa başka işlerden mi söyleyemiyorlar. Herkesin o dönemde tepki gösterdiği ama başarısını inkar edemediği  isim İBRAHİM ÖZYER. Özyer,  döneminde dahi MHP Samsun' da bu kadar berbat duruma düşürülmemişti.  Belki kongreleri yapmamış tepkileri Üst perdeden almıştır ama Partiyi bu denli yerlerde süründürmemişti. Özyer'li MHP, daha güçlü ve daha ciddi çalışırdı. Ama o da ekibi yüzünden yıkıldı gitti. Yerine Umut olarak Şaban Kılıç getirildi...

Ancak; Mevcut İl Başkanı Şaban Kılıç beklentilerin% 1' e bile cevap veremedi ve bu gidişatla da vermeyecek. MHP Samsun' da Kılıç dönemi ile bitiş düdüğünü resmen çalmıştır. Artık bu kaçınılmaz bir son. MHP Genel Başkanı ve Genel Merkezde ki duyarlı ve dava sahibi isimler eğer ki önce Cumhurbaşkanlığı akabinde de Genel seçimlerine ciddi ciddi sarılarak girmek istiyorsa; acil olarak tabandan değişimi hızlı şekilde yapmalı ve yeniden partilileri kucaklayacak, halkla barışık bir kadro kurmaya başlamalıdır.

Kısacası kendi partilisini türlü bahanelere dayanarak disipline verip partiden uzaklaştırmaya çalışan, partisinin rakiplerine göre güçsüz ve oy potansiyeli olmayan isimlerden listeler hazırlayarak iktidara adeta yağlı ballı börek sunanlar bu listelerle MHP' yi tarihi bir hezimete sürüklemiştir. MHP GENEL MERKEZİ YÜZLERCE SABIR TAŞI GİBİ GÖREV BEKLEYEN, ÜLKÜCÜLÜĞÜ, MİLLİYETÇİ BAYRAĞI EN YÜKSEKLERE ÇIKARTACAK İNSANLARI BİTİRMEYİ BIRAKMALIDIR ARTIK...

Yine; MHP' de kendini BAŞBUĞ yerine koyan ve bir dediğini iki ettirmeyen türlerin türediği bu ortam da Genel Başkan sıfatında olan ve BAŞBUĞ'u temsil eden Lider Bahçeli dururken, bu tiplere önlem alınmadıkça, dava hep hüsranları yaşayacaktır. Bu nedenle partililer olarak; Tabanı ve tavanı, davayı ve dava adamlarını, bu davaya gönül vermiş isimleri yeniden ön panele çıkartmadığınız sürece bu dava bitecektir.

Yine bu davanın sonlanmaması ve onlarca şaibeli ithamların sona erdirilmesi adına ve dava ve parti tabanını tamamen yerle bir eden mevcut il Başkanı Şaban Kılıç'ın görevden alınması artık ka-çı-nıl-maz. Kongreyi bile beklemeye gerek duymadan ilçelerde ve İl başkanlığında acil eylem planları ile genç, dinamik, sağa dola kaymayan Ülkücü dediğimiz gerçek isimlerle yola devam edilmedikçe, Eski "Başbuğ" moduna giren, büyük muhabbeti, yaşlı kurt sözleri ile anılan ve dediğim dedik düsturunda olanların partiden olmasa bile yönetimlerden uzaklaştırılması sağlanmalı ki MHP başarı yakalayabilsin. Kısacası MHP tabandan tavana yönetimini, söylemini, çalışma şeklini, halkla kucaklaşmasını mutlaka sağlamalıdır. Bu gün geç olabilir. Acil olmalıdır.

Neticede; seçim oldu bitti ve MHP Samsunda sadece Asarcık dışında güçlü olduğu tüm ilçelerde dahi adeta AK Parti il başkanı gibi hareket ederek tüketilmiştir. Bu gün artık gerçek MHP 'liler yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlamalıdır. Bu kesin. Her şey artık Parti teşkilatı, halk, tabanın sesi ve gücü olan isimlere sorulmalıdır. Bu seçimde görüldü ki; söz hakkı verilmeyen  gerçek Ülkücü ve MHP'liler davaya destek vermediler, verdirmediler. Verenler de sırf dava adına bu kadar çalıştılar. Ve gelinen noktada; Tarihte olmayan rekorları egale edip geçerek tarih yazacak sonuçta yenilgi tattırılmıştır MHP  ve Ülkücüler olarak bizlere. Samsun içinse dillendirilenler buymuş, ithamlar böyleymiş...

Şimdi bizim işimiz görevimiz; başarılı başarısız muhabbetine girmek değil, partili tabanın iddialarını dile getirmektir. Görevimizi de yapmakta boynumuzun borcudur.  

Bizim anladığımız kadarıyla: Bu günden sonrası ÜLKÜCÜ HAREKETİN yeniden rahmetli Türkeş Başbuğ döneminde ki gibi;  KUR'AN, DİN, İSLAM, VATAN, MİLLET, MİLLİYETÇİLİK söylemlerini güçlendirilecek, halka inilecek yeniden ve daha güçlü şekilde Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlere hazırlanılmak zorunludur. Aksi takdirde "9 Işık ve Kızıl Elma Ülküsü ve hayalleri, davaları" tabelalarla birlikte tarihin tozlu sayfalarına gömülmek durumunda bırakılacaktır. Ama gerçek Ülkücü ve MHP'liler bunu kesin bir dille istemiyor ve tepkimizi her boyutta ortaya koycağız isyanını da dile getiriyorlar. Gidişat bunu net gösteriyor-(muş)...

BAŞBUĞ ALPASLAN TÜRKEŞ'in mezarında huzur içinde yatmasını, binlerce ŞEHİT ÜLKÜCÜLERİN kemiklerini ve ruhlarını huzura erdirmek istiyorsanız, Allah indinde ve halk arasında gerçek ÜLKÜCÜLÜĞÜ, KUR'AN VE İSLAMI SAVUNMA ZAMANI GELDİ GEÇİYOR.

Ülkücüler der ki: Eyyy MHP ve Ülkücüler; "Ya özünüze dönün ya da bırakın gidin." Bu Millette boş hayallerle yırtınıp durmasın. Koltuklar mı baki, DEVLETİN GELECEĞİ, MİLLETİN BEKASI MI YAKINDA HEP BİRLİKTE GÖRECEĞİZ BU ZİHNİYETLERİ. Tepkileri artık gelecek günlerin daha çok sancılı olacağının sinyallerini vermeye başladı bile...

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Erol ŞEKER Arşivi