Dün sizlere Eğitim Çalıştayının ilk günü gördüklerimizi yansıttık. İkinci günde komiteler tartıştılar ve ortaya çıkan eksikler, eğitime katılması istenen ve beklenen yeni fikirler rapor haline getirildi. Daha sonra tüm gruplar hazırladıkları raporlarını toplu halde önce okudular sonra oyladılar.

Eğitimde İletişim komitesi eksikleri okunurken İl Milli Eğitim Şube Müdürlerimiz Çalıştay’a dahil oldu. Güzel olan yanı Çalıştay’da belirlenen eksikler ve yapılması beklenenlerin ulu orta herkese yansıtılması oldu. Eğitimde o kadar eksik ve beklenti varmış ki?!. Sadece Veliler ve öğrenciler değil Öğretmenler ve İdareciler de bu eksikler nedeni ile yıllardır sıkıntı yaşıyormuş meğerse…

Ama en önemlisi bu Çalıştay da ortaya çıkan eksiklikler veya eğitime dahil edilmesi beklenen fikirler yada Beyin Fırtınalarında ortaya çıkan bulgular MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINCA onaylanarak eğitime yansıtılacak mı? İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürümüze bunarlı sorduğumda cevap enteresan oldu.

*- Siz daha iyi biliyorsunuz…

Aslında bu cevap yansıtılacak demekti ama bunu farklı şekilde söylenince akla ilk gelen,

*-Daha çok beklersiniz. Tozlu raflar için daha çok çalıştay ve evrak lazımdı onları ekledik manasını çıkarttım. Yani NE HAMAM NE TAS DEĞİŞMEYECEK GİBİ…

Gördüğüm tek güzel yan İlçe Milli Eğitim Müdürü Telat Aktaş’ın böyle bir Çalıştay ile İlçe de ki eğitime bir ivme ve bir hareketliliğin getirilmesi oldu. İşte eğitimde basmakalıp çalışmaları bırakın fark yaratın dediğimiz konular bunlardı.

Neyse konu döndük dolaştık, yine İlçe Milli Eğitim ve İlkumut Özel Eğitim Merkezi Sahibi ve Kurucusu Ahmet yılmaz’ ın birlikte hazırladıkları ve Halk Eğitim Merkezi toplantı salonunu hınca hınç dolduran Engelli aileleri ve misafirlerle dolu konferans-seminerine gittik.

Birsen Başar….

O aslına bakarsanız Otistik bir isim. Ama o Otistik olduğunu 12 yaşında fark etmiş ve bunu fark edene kadar çok sıkıntı yaşamış. Ya sonra… Ailesi Hollanda’ da yaşayan bir Türk aile ve kızları Birsen Başar’ın daha rahat etmesi için mücadele etmiş. Birsen Başar’da azim ve istekle otizm i yenebilmek ve farkındalık yaratmak için mücadele etmiş. Sonunda Üniversite mezunu olmuş, Kitap, yazmış, belgesel çekmiş ve kendi tecrübeleri ile birlikte hazırladığı belgelerle Türkiye ve yurt dışında bu tip seminerler veriyor.

Ahmet Yılmaz öyle güzel bir işe daha imza attı ki!.

Otizmli Birsen Başar gibi bir ismi Çarşamba’ya getirerek farkındalığı mükemmel yaşattı herkese. Aslında dinleyiciler farkına vardı ki asıl engelli olan Birsen Başar değil tam tersine onların bu derdini anlamayan onlara farklı gözlerle bakanlardı. O an gözlerim ÇABED Başkanı Kerim Deniz’ e takıldı. Deniz, tekerlekli sandalye ile ellerde bir kere daha Halk Eğitim Merkezine kadar taşınmış ve toplantı salonu grişinde ki kapı önünde kenara durmuştu. Ama sözde engeli olmayan bazı isimler 3-4 koltuk ileriden geçmek yerine Kerim Deniz’İn tekerlekli sandalyesi ile ikide bir ileri geri gitmesini tercih etti. Yazıkalr olsun. Engelli kimmiş daha iyi anladık.

Kısacası Eğitimde ki engellerimizi kaldırabilirsek, Birsen Başar gibi engellilerimize fırsat ve beceri eğitimlerini  engellilerimize, geleceğimiz olan gençlerimize suna bilirsek başarı ve parlak bir geleceği hazırlayabiliriz.

Aksi takdirde engellilerimiz ellerde taşınmaya, birilerine muhtaç bırakılmaya, eğitimimiz ise her daim oto kontrolü siyasetçilerde, ikide bir takılıp kalan bürokratik engellerle asla yükseltilemeyecek ve başarı da gelmeyecektir. Elbette ki beyinlerde farkındalık yaratılmadıkça istenen, beklenen tüm çalışmalar da tozlu raflarda yerini almaya devam edecektir. Sonra da Samsun’un eğitimde ki başarısını neden % 53 lerde diyerek yırtınırız.

Ahmet Yılmaz, Telat Aktaş gibi ileri görüşlü, çalışkan olursanız farkındalıkları yaratabilir ve uygulayabilirseniz başarı kaçınılmazdır. Aksi takdirde takım tutar gibi adam, makam ve mevki tuttukça asla engellerde ve eğitimde farkındalık ve başarı asla gelmeyecektir…

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın…