Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

DUBALAR, DUBALAR, BİLMEM KİMİ TIRMALAR...

DUBALAR, DUBALAR, BİLMEM KİMİ TIRMALAR...

Öncelikle şunu peşin peşin belirteyim. Bu İlçeye yapılan her güzel hizmet için kim yapmış ise TEŞEKKÜR EDİYORUM...

Ama, şu günümüzde yapılan yeni şehirler, modern görünümler aldı başını gidiyor. Ama ülkemizde geçmişten gelen, üstü makyaj, alt yapı melanet ile dolu sistem insanları çıldırtıyor.Belediyecilikte ki görsel hizmetler, ön plana çıkartılırken, alt yapılaşma ve elbette ki yeni şehirleşmemiz tam bir fiyasko...

Kentsel dönüşüm hikayeleri bile, çöreklenmiş pisliği temizleyemiyor.

Ama mesela; Tekkeköy Belediyesinin, başlattığı hizmet en azından, görsel olarak ve trafik açısından harika, Samsun Gazi Caddesi çok hoş...

Çarşamba'ya geldiğimizde;

Bir kısmı görsel olarak harika, alt yapı ve yeni yapılaşma ile ise tam bir hüsran, hayal kırıklığı. Çarşamba'da ki şehirleşme halkın geleceğini aydınlatmak yerine, karartıp keşmekeşliğe itiyor.

Örnek arıyorsanız;

Çok var ama bize gelen tepkilerin en sonuncusunu gündeme getirelim. Bize vatandaşların dediklerinden küçük anekdotları aktarıyorum. Yoksa bana ne, ne yapmışlar, ne yapmamışlar. İskan verilmiş, verilmemiş, projeler umurumda hiç değil. Nasıl olsa adam göre iskan, adama göre ruhsat varmış şehirlerde...

Neyse bu gün Çarşamba'dan tepkileri gündeme arz edelim efendim:

Yeni şehir girişi yolu, çakılan dubalar ve muhteşem dubalı çift şerit yol. Dün yağan az yağmurda göle dönen asfalt, kanalizasyon kapaklarının görüntüsü, alt yapının alenen isyan edişi, giriş denilen yerde ki ördek gölü...

Hepsi komedi. Hele hele ilçe girişinin, Nasrettin Hoca mezarı misali yani TAM BİR HİKAYE, FIKRA, MASAL, Trajikomik...

Henüz proje bitmedi aceleniz ne? Neden dubalar dikiliyor diyor vatandaşlar. Yol boyu çift şerit parklar ve elbette ki sıkıntılar zorluklar cabasıymış.  Proje güzel olabilir.

Bir de yolun UKOME ve belediye meclisinin kararları dahi hali hazırda yokmuş iddialar bunlar.  Haydi buradan yakın. Banane gidin ilgilisine sorun. Bana dediğiniz gibi; "Ben yaptım, ben yaptım" demişse  gidin sorun.

Halka soran yok, düşünen yokmuş. Belediye meclisinde ise 3-5 kişi biliyormuş gerisi evlere şenlikmiş. Salla başı alama maaşı misali... İmza atan atana ama neye hiç birisi bilmezmiş.  Millette çok dedikoducu  anlayacağınız.

Ama gazeteciyiz ya? Günah keçisiyiz. Yaz tepkimiz bu diyen adını vermiyor. Enteresan!. Olsun be günah keçisi her şeye razı. Memleketin güzel geleceği, yarınları için...  

Her neyse; Yeni şehir girişi muhteşem bir girişmiş? Evlere şenlik, dünya literatüründe ilk sırayı alırsa  şaşarmış millet...

Biz de tepkiler isyanlar gelince küçük bir tur attık o yolda. Harbi denildiği kadar var hani!? Allah düşman başına nasip etsin böyle yolu. Yeni şehir girişi mübarek labirent. Girişi- çıkışı ara ki bulasın!?   Yola bir giren, bir de girmeyen bin pişman...

Duba çakarak yolu çift şeride çevirmektense, önce kafalarda ki dubaları kaldırılmalı, projelendirilmeli. Yol yol değil sanırım parkomat heyecanı sanırsınız.

Millet şimdilerde soruyor: "Hayırdır yeni şehir girişinden de  Deli Dumrul misali para alınacak mı?" "Geçsen de geçmesen de ücret ödemek zorundasınız mı denilecek hayırdır?" deniyor. Milletin aklı karışmış anlayacağınız. Tıpkı benim yazıda bile karışması gibi!...

Yol ters. Yeni şehir girişini bulana sürpriz devasa hediye deseler herkes kazanır.   Çıkış eh işte idare eder. Bir kaç manevra ve çok dikkatle Samsun - Ordu Karayoluna labirenti kolay çözme şansı muhtemel. Yola girmek ne mümkün!...

Şimdilik canııım. Önümüzde ki süreçte bitince görüşürüz tepki verenlerle ama biz yine de elçi görevimize devam edelim.

Beyler, Lütfen yararlı ve güzel projeler, hizmetler yapın elinizi öpelim, yıllarca adınızı hayırla anıp, tarihe altın harflerle yazdıralım. Projeye, millete yaptığınız ters düşmesin...

Hele hele bu yaptıklarınız bu millete hiç ters düşmesin. Ha bitmedi, süreç işliyor, tamamen bitecek, yapılacak diyorsanız.  O da hikaye.  Üstü bitmiş yolun ama girişte ki altı bozuk. Yağmur suyu göl oldu fark edip ilgilendiniz mi? Araba yerine Göl restaurant 'ÖRDEKLERİNİ ORAYA' yerleştirelim bu havalarda ki vallahi çok iyi yüzer sevinir garipler.

Ama bu insanları ördek yerine koyarsanız... Bu millette sizi çok sever. Bunu unutmayınız...

Yol projesine "Karayolları olmaz" dediği iddialarına rağmen, yapılmış, yapılıyorsa bu inat neden? Karayolları izin vermezse ya!.. (ki bu yazıdan sonra mutlaka onay verdirilecek göreceksiniz utanacaksınız tepki verenler) Şimdilik duba çaktılar idare edin. Hizmet bitecek...

Ancak unutulan; Bu millet çakılan dubalar kime çakıldı derse! Sıkıntı orada unutmayın. Bundan sonra  Dubalar yolun da görüşmek üzere...

(Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol ŞEKER Arşivi