S.M.M.M İLKNUR ÇAKIR

S.M.M.M İLKNUR ÇAKIR

Dijital Çağda Genç Olmak

Dijital Çağda Genç Olmak

Bugünkü yazım benim için; çok anlamlı, çok özel ve çok ayrı bir değeri var. Çünkü; Haber Expres TV’de hafta içi her sabah canlı yayınlanan “Sabahın Nabzı” programından bu günkü köşe yazım konusunda bana seslenen Sevgili Yağmur ve Sevgili Büşra’nın ilham verici dokunuşları, her bir kelime de bana yol oldu, heyecan oldu, umut oldu, mutluluk oldu. Bu vesileyle kendilerine teşekkürlerimi ve sevgilerimi sunuyorum.

Hayatımızda etkili ve aktif rol alan teknolojiler; akıllıca ve ihtiyaç doğrultusunda kullanıldığında yaşamı kolaylaştıran, inanılmaz bir bilgi ve gelişme kaynağıdır.

En değerli hazinemiz kuşkusuz gençlerdir.

 Öncelikle teknolojiyle hızla değişen bu dünyadan gençler neler istiyor? Önemle belirtmek isterim ki anlaşılmak ilk sıralarda yer alıyor. Gençliği anlamak; onların yaşadığı zamanın artılarını ve eksilerini iyi okuyabilmekten geçer. “Bizim zamanımızda” diye başlayan o meşhur cümleyi bırakmaktan geçer. Farklı alanlarda da öğrenmeye, eğlenmeye, paylaşmaya ve deneyimlemeye vakit kalsın istiyor. En önemlisi kendisine vakit ayırmak istiyor. Hep aynı tarzda, aynı bakış açısında olan insanların olduğu yerde, rutinlerde kalıp boğulmak istemiyor. Mizahı, eğlenceyi çok seviyor. Teknolojiyle çok içli dışlı da olsa yüz yüze iletişimi fevkalade önemsiyor. Özgüveni yüksek olan gençlerimiz hayallerinin peşinden gitmekten asla taviz vermiyor. Doğal davranmayı seven gençler, kendilerine de öyle davranılmasını istiyor.

Gençlerimizi dijital bağımlılığa götüren ana sebepler; hemen olsun, çabuk olsun, hiç üzülmeyeyim, hiç canım acımasın, mümkünse hiç emek vermeyeyim, işin özü haza yönelik yaşam biçimi. Ünlülük ve tanına bilirlikle övünen gençler, sosyal medya hesaplarında arkadaş ve takipçi sayısının fazla olmasıyla mutlu oluyorlar. Bu da normal yaşam koşullarında pek de mümkün olmadığı için dijital bağımlı yapacak şeylere yönelme ortaya çıkıyor.

Çok önemsediğim bir sözdür ki; teknoloji cellatın elindeki bıçak ya da cerrahın elindeki bıçak gibidir. Sanal dünya ile gerçek dünya arasında bir denge bulmak zorundayız.

Gençlerimizin bilgisayar ya da tablet ile ne kadar zaman geçirdiğinden daha önemlisi ne yaptığıdır. Uzun süreli oyun oynuyor ise neyin pratiğini yapıyor? Hırsızlık mı, şiddet mi yoksa problem çözme pratiği mi ya da stratejik düşünme mi? Faydalı işlerin peşinde mi?

Elbette ki her şeyin bir sınırı olmalı. Bütün sosyal medya, web siteleri daha çok vakit geçirmemizi, daha çok dikkatimizi almak istiyor. Önceden bir restorana gittiğimizde manzara kenarı olsun, cam kenarı olsun şimdi priz kenarı olsun diyoruz.

Dijital ekosistem; gençlerin gelişimi, değişimi için çok büyük imkânları barındırıyor. Yeter ki içlerindeki  o cevheri açığa çıkaracak kararlılığa sahip olabilsin, o cevherin izinden gidebilsin. Gerisi çok kolay gelecek. Kendi gelişimine katkı sağlayan, gelişiminde söz sahibi olan, çağa uygun güncelleme yapan, kendine değer katan, fark yaratan gençler ekosistemde aranan kişilerdir.

En çok önemsediğim naçizane söyleyebileceğim; kendinizi çok iyi tanıyın, yetkinliklerinizi iyi tespit edin, artı ve eksilerinizi bilerek eksi yönlerinizi artıya çevirin, tüm araştırmalarınızı, okumalarınızı, gezip gördüklerinizi, aldığınız eğitimleri içselleştirin ve uygulayın. İçinizde olanı keşfedecek kaslarınızı fark edip güçlendirecek doğru soru sorma yetisini geliştirin. Platon’un dediği gibi; İnsanın kendini fethetmesi zaferlerin en büyüğüdür.

İçinizdeki ışığı, sizi heyecanlandıran ilgi alanlarınızı sanal dünya dışında da keşfetmelisiniz. Mesela; yürüyüş yapmak, koşmak, arkadaşlarınızla yüz yüze sohbet etmek, kitap okumak. Yeni hobiler edinmek; enstrüman öğrenmek, boyama yapmak gibi.

Öğrenmeyi öğrenme ve yenilemeyi hayatın sürekli bir parçası haline getirmek en kritik beceridir. Dünyadaki gelişmeleri, trendleri ve bilgi kaynaklarını dinamik biçimde yakından takip etmek çok önemli. Dijital zeka her geçen günden daha çok önem kazanıyor.

Nasıl ki arabayı kurallarına göre kullanıyoruz; kırmızıda durup yeşilde geçiyoruz belli bir hız, belli bir yaş sınırı varsa aynı şekilde telefonu, tableti, bilgisayarı da kurallarına göre ve amaçlar doğrultusunda kullanılmalıyız.

Sınırlı ömür kotasını israf eden kişisel bloğunuzda, facebook, twitter veya instagram hesaplarınızı kısıtlı süre kullanmak çok önemli. Zamanla bağımlılık yapan bu tür sosyal medya siteleri yerine eğitici-öğretici videolar, makalelere ve araştırmalara ağırlık vermenin bilincine varmak en önemli değerler arasında yerini alıyor.

Öncelikle Sevgili Yağmur ve Sevgili Büşra’nın, tüm gençlerimizin merak ve öğrenme iştahlarını hiçbir zaman kaybetmeyeceği, dijital çağa uygun yetenekleriyle hayata dokunan, dünyayı aydınlatan ışıklarının, ilham dolu yüreklerinin daim olması dileklerimle

Sağlıcakla!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
S.M.M.M İLKNUR ÇAKIR Arşivi