Dün sizlere ENGELLİLER ÜZERİNDEN RANT SAĞLAYANLAR diyerek yazı yazmıştım. Beklentim Engellilerin gerçekten de özel ilgiye, şefkate ihtiyacı olduğunu belirtmekti. Ama bazılarının şefkati para olarak algıladığını ve hatta işi daha da uzatıp ranta dönüştürdüğünü, acıma duygusu ile yaklaştıklarını belirtmek istemiştim.

Beklediğim tepkilerin adresleri sessiz kalırken çok sevdiğim ve kendisi hakkında hiç olumsuz düşüncem olmayan isimlerin şahsımı araması ve dertlenmesi benim bir kere daha içimi acıttı. Bu arenada siyasette yazsan, yanlışları da yazsan suçlu olanlar maskelerini takıp sokakta adamım diyerek gezerken, hiç ilgisi olmayan hizmet edenlerin araması bana daha çok manidar geldi.

Bu konuda son sözüm şu olsun:

Anlatmak istediğim sözler içimizde yaşayan bazılarının, engelliler üzerinden rant sağlayan asalaklaraydı ve hala aynı düşüncedeyim. Bu adamlara ne söylerseniz söyleyin maske olduğu için suratları zaten belli değil. Kızardılar mı, morardılar mı belli olmuyor. Bu adamlar da kısacası surat yok, insanlık yok...

Ağır mı oldu bilmem ama gerçekler bunlar. Hele bir de engellileri dinleseniz daha az yazdığımı anlayacaksınız. Hele hele önce ki gün bir engellinin dediklerini araştırıyorum sonucu gelsin utanmanın, arlanmanın sınırları olmadığını net göreceksiniz.

***  

Bugün bir başka konudan daha dertlerimizden dem vuralım ne dersiniz?. Mesela esnafların geçim derdi noktasında kendilerine en yakın hissettikleri odalardan dem vuralım.

Bu odalar arasında esnafa destek olanlar arasında en büyüklerinden iki odamız mevcut. Birisi Esnaf ve Sanatkarlar Odası bir diğeri ise Ticaret ve Sanayi Odası.  Esnaflar ve Sanatkarlar Odası üyesi olduğu esnaflara elinden gelen yardımları, kredileri  bir şekilde hallediyor yardımcı oluyor, destek veriyor.

Ama gelin görün ki ÇTSO var ya ÇTSO...

Eski Başkan Yusuf kefeli döneminde de aynıydı, Ahmet Yılmaz döneminde de. Bu ÇTSO'nun üyelerine ne yardımı olduğunu bana anlata bilecek birisi var mı?. Doğru dürüst hiç bir üyesine ne kredi desteği verir, ne maddi ve manevi yardımı olur. Bu odanın işi gücü yılda iki kez yüksek meblağda aidatlarını alır, resmi kağıt ücreti adı altında para alır ama bir kuruşluk yardımı olmaz.

Ne krediler de destek vardır, ne de başka bir şeyde. Cenaze de, düğünde bayramda falan ara sıra Allah korkusundan veya mecburiyetten ortalıkta görünürler ama sonrası yok bunların.

Onlarca kitap basıldı bir kuruşu Çarşamba'ya yaramadı. Binlerce liralık resmi karşılama, seyahat vs vs harcaması var.Geziler bitmek bilmez. Projeler sözlerde hava da uçuşur amma velakin ortada fol yok yumurta yok. Başkan Ahmet Yılmaz' a soralım. Başkan olduğunuzda çok şey değişecekti hani?. Ne değişti?. Kaç ay oldu ortada bile yoksunuz?.

Siz ne iş yaparsınız?

Ama Oda harıl harıl çalışıyor şükür. Onlarda olmasa esameniz ortada olmayacak. Sonra da esnafa yardım ediyoruz diyorsunuz. Gezerek mi?. Açıklamasını bekliyorum. Ama şu iki de bir gönderdiğiniz aidatlarınızı ödeyin cezalı duruma düşmeyin mesajlarını bırakın siz bize yardımcı olun biz de adam gibi vaktinde aidatlarımızı ödeyelim. Esnafın esnaftan başka dostu yok. ÇTSO mu dost olacak. Hem de bu zihniyetle. Sayın Başbakan bu odayı kapatmalı. Boşa para harcama makamı...

Bugünlük bu kadar yeter. Sanırım...

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...