Hasan TOPUZ

Hasan TOPUZ

ÇARŞAMBALI ALİM: SOFUZADE SEYYİT HASAN HULUSİ EFENDİ VE ESERİ: MECMU’AL

ÇARŞAMBALI ALİM: SOFUZADE SEYYİT HASAN HULUSİ EFENDİ VE ESERİ: MECMU’AL

 

Aziz dostlar, sevgili okuyucularım:
                Yazılarım takip edenler çok iyi hatırlarlar, siz Çarşamba’lı hemşehrilerime söz vermiştim:
“Çarşamba ve havalisinde ne kadar unutulmuş adı sanı kalmamış ilim adamı varsa hepsini araştırıp, inceleyip size tanıtmaya çalışacağım” demiştim. Son yıllarda ilçemizde adına yapılan sempozyumlarda yeteri kadar tanıtılan Profesör Doktor Ali Fuat Başgil’den sonra Profesör Doktor  Tayyip Gökbilgin’i Profesör Doktor Şaban Kuzgun’u hep birlikte araştırıp inceledik. Bu yazımda ise, Müderris Çarşamba Müftüsü büyük islam alimi Seyyit Hasan Hulusi Efendi’yi tarihin tozlu sayfalarından alıp gün ışığına çıkaracağız. Çarşambamızda yetişmiş bu seçkin fıkıh alimini okuyup anlayacağız.
                Sofuzade Hasan Efendi’nin ne kadar değerli bir alim olduğunu, yaptığı hizmetleri inceleyerek öğrenelim. Orta Mahalle Sofuoğlu camimizin banisi Hasan Hulusi Efendi’dir. Torunlarının cami çevresinde oturdukları biliniyordu.

                İstanbul’da Meshun Sülaymaniye Medreselerinde tahsil gördüklten sonra Çarşamba’ya gelmiş ilçemizde bulunan 11 Medreseden biri olan Arnavut Ali Bey Medresesinin 20 yıldan fazla Müderrisliğini yapmıştır. 70  yaşına kadar Müderrislik yaptıktan sonra Çarşamba Müftülüğüne atanmış, bu görevi 10 yıla yakın bir zaman sürüdürmüştür. 1879 yılında 80 yaşında iken hala müftülük görevine devam ettiği anlaşılmaktadır.

                Merhum Hasan Hulusi Efendinin en büyük hizmeti ise bugün halen müslümanların elinden düşürmediği bir eser yazmasıdır. Bu önemli kitabın adı; Mecma’ul Adaptır. Adı geçen eserin ne kadar kıymetli olduğunu yazımın son bölümünde size izah etmeye çalışacağım. Sözü edilen eser 1889 yılında Osmanlı Devleti Milli Eğitim Bakanlığı tarafından basılmış ve bütün Osmanlı çoğrafyasında ders kitabı olarak okutulmuştur. Osmanlı Devletinde binlerce din alimi varken Çarşamba Müftüsü Hasan Hulusi Efendi’nin eseri başılmış ve daha sonra defalarca yeniden yayınlanmıştır. Böyle muhterem  bir insanı tanımak ve tanıtmak benim için bir borç kabul ediyorum. Bildiklerimi yazmasam vebal altında kalırım. 90 yılı aşan ömrünü islam’a vakf etmiş olan bu müstesna insanın hizmetlerini öğrenmek ve tanıtmak beni çok heyacanlandırıyor. Rahmetli, 1860 yılında Arnavut Ali Bey Medresesinin  Müderrisi iken iftiraya uğruyor. Samsun ‘dan Müfettiş gelip, iftira olduğunu ortaya çıkarıyor. İftira olduğu anlaşılınca Müfettiş kendisi cezalandırıyor.

            MEDRESELER ŞEHRİ ÇARŞAMBA

            İlçemizde bilhassa cami cemaati ile yaptığım sohbetlerde şu yaygın kanaati tesbit ettim: Son 200 yılda ilçemizde birçok Medrese bulunuyormuş.

Bunlar irili ufaklı olarak 11 tane kadar varmış. En önemlileri ise şunlarmış:


1. Hazinedarzade Medresesi. Kurucusu: Süleyman Paşa
2. Naimiye Medresesi. Kurucusu: Hacı Mahmut Efendi
3. Arnavut Ali Bey Medresesi. Kurucusu: Sofuzade Hacı Seyyit Hasan Hulusu Efendi
4. Tayyar Paşa Medresesi. Kurucusu: Tayyar Paşa
5. Akpınar Medresesi. Kurucusu: Muhittin Efendi.

               

 

Bizim yaşlardaki hemşehrilerim arasında yaygın bir kanaat ise şöyle oluşmuştur:

                Osmanlı Devleti zamanında Karadeniz Bölgesinde “en büyük din alimleri Çarşambamızda idi” diyorlar. “Trabzon eyalet merkezinde bir fetva yayınlanacağı vakit Çarşamba’lı alimlere danışılırdı” diye söylerler.

Tespit ettiğim unutulmayan din alimleri ise şunlardır:

1. Sofuzade Hacı Seyyit Hasan Hulusi Efendi
2. Fetva Emin Semizzade Mustafa Hilmi Efendi
3. Mahmut Naim Efendi
4. Çarşamba Müftüsü İskender Efendi
5. En son ise benim yaşıtlarımın tanıdığı, Cafer Emirli (Cafer Hoca) dır. Ben şahsen herkesin dini bir problemi varsa ona danıştığını iyi biliyorum.

                Sonuç oarak şöyle neticeye varabiliriz:

                “Osmanlı Devleti’nin son 2  asırında Çarşamba tambir Medreseler Merkezi” imiş. En küçüğü 500 ciltlik 5 tane kütüphanesi vardı. Malesef bu kitaplardan bugün bir tane bile yok. Biz şimdi Çarşamba tarihine altın harflerle yazılı olan Seyyit Hacı Hasan Hulusi Efendi’yi yakından tanımaya çalışalım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan TOPUZ Arşivi
SON YAZILAR