Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

“Çarşamba gençlik iftihara layıktır.

“Çarşamba gençlik iftihara layıktır.

 “Çarşamba Türk Ocağında tanıştığım kıymetli gençlik iftihara layıktır."

Bu sözü neden yazıp kullanmazlar?..

Bu gün bu sözle başlayalım yazımıza…

***

Sevgili Okuyucularım…

Bir süreden beridir sizlerle günlük yazılarımızla buluşamıyoruz.

Çok düşünürdüm bir zamanlar.

Her gün yazı nasıl yazılır diyerek.

Yazmak isteyince ve kafalar boş yani beyin çok fazla işle meşgul olmayınca yazmak kolay.

Yeter ki kendinizi ve düşüncelerinizi kaleme almasını bilin.

Lakin uzun süredir beyin yorgunluğu ve diğer işler nedeni ile sizlere yazamadık.

Bu nedenle sizlerden özür diliyorum.

Bu gün inşallah başka sıkıntı olmazsa kaldığımız yerden devam edeceğim.

Bir kere daha merhaba…

***     

Bu kaçıncı merhabamız bilemiyorum.

Ama insanların bir birine merhaba demesi kadar güzel bir olay olmasa gerek.

O nedenle atalarımız “İnanlar konuşa, konuşa, hayvanlar koklaşa koklaşa anlaşır” diye boşuna dememişler.

Ancak son dönemlerde bizim çoğu adam bildiklerimizim konuşa konuşa değil de tam tersine birileri ile koklaşa koklaşa meydanlarda dolandığı düşünülünce…

***

Her neyse konumuz bu gün ne olsun.

Yazınca yazdı oluyoruz.

Birileri elinde gazetemizle ya da gazeteyi bir kenara atarak bir yerlerinden ter aka aka, koşa koşa aga babalarının kapısına gidiyor.

Çoğu kez koşmadan modernler ya, telefonlarla yazdığımızı anlamadan anlayabildiği kadarına 5 katarak dedikodu yapıyorlar.

O da olmadık sıkıntılar ve dedikodular üretilmesine neden oluyor.

Eh ne diyelim ki:

Bu ilçenin dedikodusu bitmiyor.

Her ne kadar modernleşiyoruz denilse de…

Modernlikten bahsedenlerin Dinimizde de yer aldığı üzere; Müslüman Müslüman kardeşi ile 3 günden fazla küs duramaz” dediği için dini bayramlarımızda bile elimizi uzattığımız zat-ı muhteremlerin ellerini bırakın, yüzlerini çevirip kaçtığı düşünülünce.

***  

Oysa bu ilçe Mustafa Kemal Atatürk’ün Çarşamba’ya gelişi ile gururlanır değil mi?

Bakın geçenlerde sevdiğim birisi bana aynen şunları dile getirdi.

“Erol bey Atatürk Çarşamba’ya gelmiş. Çarşamba sporu ziyaret etmiş. Türk Ocaklarını gezmiş. Türk Ocaklarında ki gençleri görüp sohbet etmiş. Dönüşünde ise şu sözleri dile getirmiş:

“Çarşamba Türk Ocağında tanıştığım kıymetli gençlik iftihara layıktır."

 Bu sözü Atamız söylemişse neden bizim yerel yöneticilerimiz Okullarda ki bina içinde özlü ve hisli atasözleri yazarken, Elin Corcunu bilmem, Wilson’ u nu yazıyor da; Mustafa Kemal Atatürk’ ün bu veciz sözünü yazmıyor?

Sonra onu geçtik. Orası eğitim yuvası. Onu düşünmeyen Milli Eğitim utansın da….

Belediyemiz neden bu sözü hiçbir yere yazmıyor?

Mesela Belediye Meydanında ki Atatürk anıtının üzerine bu söz yazılamaz mı?

Sonra Köprü üzerinde yapılan kemer tarihi motiflerimiz kullanılarak tarihi köprüye yakışır bir şekilde dizayn edilerek bu sözde oranın üzerine yazılamaz mıydı? Neden yazılmıyor? Bu konuyu neden siz gündeme getirmiyorsunuz?” diyerek bizlere sitem etti.Hem de saat kaçtı biliyor musunuz?. Gecenin yarısı…

Sahi tarihine, diline, dinine düşkün bir millet olarak en büyük Liderimiz Atatürk’ ün bu veciz sözü neden Okullarımızda, Belediyeye ait alanlarda ki sözlerin yazıldığı yerlerde yok!?

Neyse yazınca kızılıyor ya!.

Şimdi yazacakları varsa bile biz yazdık diye yazıp bir yerlere asmazlar artık.

İşte küslük, dedikodu kazanı böyle bir şey...

Burada duyurulur:

Atatürk’ ün Çarşamba’mıza gelişinde söylediği o veciz söz olan,

“Çarşamba Türk Ocağında tanıştığım kıymetli gençlik iftihara layıktır."

Gençler;

Atatürk’ ün iftihar ettiği gençlerden, olma gençlerimiz…

Atalarımıza bari siz sahip çıkıp, onun iftihar ettiği gençler olalım…

Bari sizler cüzdanlarınıza, çantalarınıza, okul defterlerinizin üzerine, Milli Eğitim Müdürlüğü binasında bir yerlere ve belediyeye ait alanlarda afiş asmaya izinli olan alanlarına yazalım, yazın...

Belki bizlere sözde önderlik yapan,

Bizi yönetenler,

Bizi eğitenler utanır da…

Utanma belası olsun bir yerlere bu özlü veciz sözü,

Yazma zahmetinde bulunurlar.

Ne dersiniz?  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol ŞEKER Arşivi