Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

Bu Kaymakamı çok sevdim. Var mı ötesi…

Bu Kaymakamı çok sevdim. Var mı ötesi…

Kim ne derse desin…

Ben bu Kaymakamı çok sevdim. Ben buna bomba haber derim. Birileri yıkıp talan ederken, birileri taş üstüne taş koyuyorsa işte onunla sonuna kadar varım.

Evet Yeni atanarak göreve başlayan Kaymakam Caner Yıldız henüz ilçeyi tanımaya başlamışken bombayı patlattı.

ÇARŞAMBA’DA JEOTERMAL KAYNAK arayışına başlıyoruz. Hay elini, dilini ve  geleceğe bakışını seveyim. Çarşamba sanıyorum bu günden itibaren silkelenecek.

Kaymakam Caner Yıldız ile dün AK Parti İlçe Başkanı Mehmet Köse ve yönetim Kurulunun ziyareti sonrasında ayaküstü konuştuk.

İnanın kısacık 3 dakikada sürede derya gibi bilgili ve ne kadar ileri görüşlü, çalışkan, üretken olacağının ilk sinyallerini verdi.

Hem de bomba gibi bir haberle. Eee ne var bunda diyeceksiniz belki de. Jeotermal denilince çoğu insan hiçbir şey anlamayabilir.

Kaymakam Yıldız dün ayaküstü aynen şunları dile getirdi:

“Erol Bey, Çarşamba öğrendiğimiz ve bildiğimiz kadarı ile deprem kuşağında bulunuyor.

Deprem kuşaklarının olduğu bölgelerde de yer altında faaliyetler çoktur. O nedenle Çarşambanın altında jeotermal kaynak arayışına başlayacağız. Bu şekilde Çarşamba’ dan millet Samsun’ a akın ederken jeotermal kaynak bulduğumuz anda Samsun ve hatta Türkiye bu yana akmaya başlayacaktır. Bizim hedefimiz ve ilk çalışmamız bu olacaktır. Çarşamba Karadeniz bölgesinin bir numarası olacaktır. Biz halka hizmet için buradayız. Halkımıza en iyi hizmetleri hep birlikte vereceğiz. Asla ben yapacağım demiyorum dikkat edin. Biz olmadığımız sürece hiçbir şeyi başaramayız”.

Ohh yemede yanında yat.

Bu habere göbek atmazda neye atarım şimdi.

Gelen gideni aratırmış diyorlar ya!.

Sanırım teknoloji ve hayatta ki değişimler arttıkça ata sözlerimizde değişmeye başladı gibime geliyor. Mesela; “Gelen ağam, giden paşam” sözü bitti. Ben o sözü artık “Eskiler ve yeniler de kendi kişilik ve her iki tarafta yaptıkları hizmetlerle anılırlar. Yani özü; Herkes değeri kadar sevilir.”

Kanuni Sultan Süleyman’a bile bu dünya baki kalmamış derler ya!.

Yada “Baki kalan bu kubbede hoş bir seda imiş” Yani demem o ki;

Caner Yıldız bulsa da bulmasa da Jeotermal kaynağı arama çalışmasını Çarşamba da başlatması bile büyük bir devrimdir bana göre.

Kaldı ki kendisine de aylardır Ağcagüney beldesinde çökmeler ve Hürriyet beldesinde ise yer altından çıkan metan gazlarının varlığı olduğunu belirttim.

Ancak her seferinde MTA ve diğer yetkililer metan gazı deyip geçiştirdi.

Oysa detaylı hiçbir araştırma bu ilçe genelinde yıllardır hiç yapılmamış. Bunu da Caner Yıldız Kaymakamımız ile gerçekleştirirsek ne mutlu bizlere.

En azından denedik olmadı diyebileceğiz.

Ama bunun yanında Nasrettin Hocanın göle maya çalıp “Ya tutarsa demesi gibi” Jeotermal kaynak Çarşamba’nın altından ya çıkarsa!?

İşte hizmet aşkı, çalışkanlık, insana değer verme, herkesin çalıştığını çalışana vermek buna derim.

Size Askerlik hayatımdan bir olay anlatayım.

Görev yaptığım bir garnizonda Paşa bir emir verdi. Emri alan Başçavuşum görevi aldıktan sonra döndü ve “Erol bu işi yapman için bir hafta süren var. Burayı halledelim” dedi. Kendisine 3 günde bitireceğimi söylediysem de o bir hafta dedi gitti.

Üç gün gece gündüz askerlerimle çalıştım ve 3 günün sonunda Başçavuşumu sabahın kör karanlığında yatağından kaldırıp çağırdım.

-Komutanım görev tamam dediğimde şaşkınlığını gizleyemedi.

Sonra o da Paşamıza telefon ederek bilgi verdi. Paşamız garnizona geldiğinde o da aşırı derecede şaşırdı ve şaşkınlığını gizleyemeyince döndü ve Başçavuşuma;

-Başçavuşum emeğin için teşekkür ederim” der demez, Başçavuşum bana ve askerlerime dönerek şöyle dedi.

-Komutanım ben hiçbir şey yapmadım. Sadece emrinizi Erol ve askerlerime ilettim. O sağ olsun bir hafta dediğim işi 3 gün dedi ve bitirdi emek ve iş onlarındır. Asıl teşekkürü o ve askerlerimiz hak ediyor” dedi.

O an şaşkınlığımı gizleyemedim. “Sezar’ ın hakkı Sezara” muhabbeti. Ve o günden sonra bu olayı hiç unutmam. Bunu neden mi yazdım.

Kaymakam Caner Yıldız çalışanın hakkını çalışana veren bir kişilik…

Emeği olanı unutmayan ve onları el üstünde tutan birisi.

Yani lafın özü: “Asla ben yapacağım demiyorum dikkat edin. Biz olmadığımız sürece hiçbir şeyi başaramayız” diyebilen ender insanlardan birisi…

O zaman bu memlekette bürokraside, siyasette, sivil toplum örgütünde dedikoduyu bir kenara koyup canla başla çalışanlar el üstünde tutulacaktır bundan sonra.

Diğerleri mi?

Adı bile anılmayacaktır. Çalışmadan BEN YAPTIM DİYENLER ŞİMDİ YANDI.

Bilmiş olun…

Bombayı Kaymakam Caner Yıldız patlattı, bakalım kim şimdi övgüyü alacak göreceğiz.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Erol ŞEKER Arşivi