Çıkan tablonun, çok vahim sonuçlar ortaya koyduğunu söyleyen Akcagöz, “14 yaş üstü 31 milyon kadının 20 milyonu, evde oturuyor. Bu, yüzde altmış altıya tekabül eder. Yine, 15-24 yaş grubundaki her üç genç kadından biri, ne doğru düzgün eğitim almış, ne de iş hayatında bulunuyor. Kadınların yüzde altmış biri, hafta sonlarında hiç bir şey yapmıyor. Daha vahim bir gerçek de, elde edilen sonuçlara göre, kadının daha fazla para kazanması, aile içinde sorun oluşturabilir kanaatinde olanların oranı, 40 milyon toplam kadın içinde 31 milyon civarında. Genç kadınların sadece yüzde 36’sının banka hesabı var ve kredi kartı sahibi olan Kasım’ların oranı yüzde 21’de kalıyor. Yapılan araştırma bunu gösteriyor.” dedi.
Kadının en çok söz sahibi olduğu alanın, mobilya seçimi olarak karşımıza çıktığını belirten Tufan Akcagöz, “Kadın, mobilya seçiminde yetkilendirilmiş. Çıkan bu sonuçların iyi tahlil edilmesi gerekiyor. Kadın, sosyal hayatın her alanında etkin olmadıktan sonra, gelişmiş bir ülke olarak tanımlanamayacağımız gibi, millet olarak başarı sağlamamız da mümkün değildir. 15-24 yaş arası 12 milyon genç var ve bunların 5 milyon 800 bini kadın. Genç kadınların yüzde 9’u üniversite bitirmiş, yüzde 50’si ise ilköğretim mezunu. Bu tablo oldukça ürkütücü. Aslında, ülkeyi çok uzun yıllardır idare eden sağ partilerin mahareti diye de görülebilir. Çünkü, bu durumun sorumlusu kim diye herkes kendisine sormalıdır. Hem çalışan, hem de okuyan genç kadınların oranı yüzde 15. Ne çalışan ne okuyan kadın oranı ise yüzde 33. Yani, üç genç kadından biri iş hayatında da okul hayatında da yok. Kadınların yüzde 6’sı, eğer başka erkekle konuşursa kendisine şiddet uygulanabileceğini düşünüyor ve yüzde 46’sı ise eğitimleri sırasında öğretmen veya müdürlerinden dayak yediğini dile getiriyor.
Genç kadınların yüzde 95’inin pasaportu yok ve yüzde 90’ı ise yabancı dil bilmiyor. Bu nedenle, tüm bu çıkan sonuçlar üzerine diyoruz ki, Türkiye yeniden laik, bilimsel temelde eğitimi uygulayan bir yapıya kavuşmalıdır. Bu, kadının kurtuluşudur. Tüm kadınların da, bu kurtuluş seçeceğine destek olmaları gerekir. 95 yıllık Cumhuriyetimiz, kadına çareleri göstermiştir. Çare, kadın ve erkeğe eşit haklar tanıyan, kadını özgürleştiren ve ona bir birey olarak hak tanıyan Atatürk Türkiye’sine sahip çıkmaktır.” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.