Erol ŞEKER

Erol ŞEKER

Acılarımız artıyor ama sona erdirecekler suskun...

Acılarımız artıyor ama sona erdirecekler suskun...

Hangi konuya yöneleceğimizi şaşırdık kaldık. Kaza, ölüm, terör,cenaze, düğün. İnanın ki insan yaşarken acıyı, sevinci, hüznü ve sıkıntıyı hepsini bir günde yaşamak zorunda kalıyor. Öncelikle bu gün kısa kısa yazayım:

Hafta sonu gelen haberle Çarşambanın yüreği yandı. Eğitim için gurbete gönderilen Sinem Sezgin'in de gonca güller gibi açmamış toz pembe ve muhteşem hayalleri vardı ve bu hayalleri peşinde koşarken hayata veda etti. Suçlu şu, bu demiyorum ama eğitim için gittiği yerde sanırım ki eğitimsiz veya eğitimden nasibini almamışların bir anlık hatası, gafleti sevenlerinden ayırdı. Çarşamba'da Sinem için hem gökyüzü hem sevenleri gözyaşı olup aktı.  Ben de Sinem Sezgin için Allah'tan rahmet, kederli ailesine ve yakındalarına başsağlığı diliyorum. Allah yattığı yeri cennet mekan eylesin.

***  

İkinci acı haber yüreğimizi hain kurşunlarla yaktı yıktı. Mehmetçiğe kalkan ellere bu halk ve kimse kusura bakmasın hala suskun. Ölü toprağı mı serpildi üzerimize demiyorum.  Yaşayan toplum olsak bu kadar tepkisiz kalmayız, kalamayız. Şehitlerimizin oluk oluk akan kanları ile aldığımız bu topraklarda hainlerin acıma duygusu, insanlıkları kalmamış. Ve birliklerine malzeme almaya giden bir Uzman Er ve iki Mehmetçiğimizi hain pkk teröristler tarafından kalleşçe arkadan vurarak şehit ettiler.

Acı büyük. Dün herkes gibi EMUZDER Genel Merkezi de şehidinin son yolculuğuna gittiğinde ki o acı ve hüzün yürekleri bir kere daha dağladı.

Teröristlerde bile kalp vardır ama bunların ki vatan için atmıyor ihanet için çarpıyorsa ki o vakit söküp almak için kim neden bekliyor. Bu kadar kahpece saldırı çok fazla. Üç Mehmetçik Şahadet şerbeti içti. Ama hala onların beslemeleri TBMM'de Mecliste ki 500 küsur Milletvekili ağzını tavana doğru açmış suspus olmuşlar. Bir kaç ve sözde temsilcileri Demirtaş denen bu adama, terör sevdalısına, yancılarına laf edemiyorlar. SURSTURAMIYORLAR. Bu halkın artık sabrı kalmadı. Çok oluyorlar ama yazık ki bizim TBMM ye gönderdiğimiz onlarca vekil vekilliğini yapamıyor ve bu acılara, saldırılara dik duramıyorlar. Yazıklar olsun. O vekillikleri haram olsun haram...

Şehitlerimize Allahtan rahmet kederli ailelerine başsağlığı diliyorum.

***

 Ve Ülkemin geldiği duruma bakalım birazcıkta.  Ülke de bir PARALEL yapıdır muhabbeti aldı gidiyor. Bir zamanlar birileri Ergenekon, Balyoz, Sarıkız, Yeşil inek muhabbetleri ile TSK yı ve emniyeti derinden yaralamıştı.

Şimdi  de PARALEL muhabbeti çıktı herkes söyleyip duruyor. Allah aşkına PARALEL varsa neden hükümet - devlet hepsini bir anda almıyor.  İşin aslına bakarsanız paralelin başı, g..ç.. da belli değil. Bu paralel muhabbetini ya tek bir isim var diyor diğerleri görmezden geliyor, ya da varsa elbirliği içinde temizleyin bitsin.

Bakın METRO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk hakkında neler yazıldı konuşuldu. Devlet aslına bakarsanız işin çoğu kısmını çok iyi biliyor ama nedense üstüne gitmiyor.  Bir yıl boşu boşuna yattı içerde Sayın Öztürk. Ne uğruna. Kazandıklarının % 50 sini bugün paralel denen oluşuma vermediği için. Bunu yaygın basın dile getirdi, kendisi de televizyonlarda bağırdı. Bir insan kazandığını neden birilerine baskı, tehdit, şantajla versin ki? Ya da ekmeğini helal kazanan birine birileri özgür, demokratik ve kanunlarla yönetilen bir ülkede neden vermek zorunda bırakılır ki? Hatırlayın bu bitmedi daha sürecek demişti ki; verilen son ceza gündeme bomba gibi düştü.

Ne senaryolar yaratıldı ve yaratılıyor. Komplo teorileri. Öztürk dışarı çıktı ama dert bitmedi. Şimdi de bir davadan aldığı ceza nedeni ile "YENİDEN VE ADİL YARGI " istiyoruz diyerek imza kampanyası başladı.

Her zaman yargının bağımsız olduğuna % 100 inanan birisiyim. Amaaaa... Bağımsız yargı içinde BAĞIMLI Olanların temizlenmediği sürece kimse kusura bakmasın YARGI BAĞIMLI HALE GETİRİLİYOR. Mesela;  Dört kez açılan davalar kovuşturmaya gerek yok tecellisi alıyorsa en alt tabanda. Tavanda olanları Allah bilir. Bu vesile ile Ülke kaosa sürükleniyor. Bu kaostan ancak yine bu halk çıkaracaktır. Bilmem anlatabildim mi.

Bu Paralel muhabbeti dediğim gibi ya iki kişi arasında ki uyuşmazlık, ya da gerçekten ülkenin kılcal damarlarına nüfuz etmiş virüsse bunu devlet acil temizlemeli. Aksi takdirde günahı olmayan, suçsuz günahsız yüzlerce, binlerce insan lekelenecek, karalanacak ve çok ocaklar söndürülecektir. Bunu unutmayın yeter. Kısaca: Acılarımız artıyor ama sona erdirecekler suskun

Mutlu ve (sağ)-lıcakla kalın...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Erol ŞEKER Arşivi